Adanaspor’a mağlup olmamız niye bu kadar şaşkınlık yarattı bilemiyorum. Moraller bozuk, ödemeler sıkıntılı, futbolcu parasını kurtarma peşinde, taraftar yüklendiği sorumluluktan uzak neredeyse sahaya girecek şekilde kapıları zorluyor. Kısaca, neyin hüsranı ben kendi adıma çözemedim doğrusu.
Geçmişe dönüp bakmayalım diyoruz, yapılan hataları unutalım istiyoruz ama o hataların bizi sürükleyip getirdiği bugünden nedense intikam almak istiyoruz. Neyin intikamı diye soracak olsak kimsenin anlatacak hali yok. Gerçekçi bir gözle ligin ikinci yarısının ikinci dilimine baktığımızda Adana spor maçına gelinceye kadar, dışarıda oynadığımız Samsun spor ve Bolu spor maçları ile iç saha da oynadığımız Gazişehir Antep maçları niye sorgulanmıyor iyi düşünmek lazım. Elazığspor gerçek kimliğini söylediğim bu maçların hangisinde sahaya yansıttı acaba, hangisinde bu yarışta bende varım dedi.
Adanaspor maçını bir kenarda tutup bu hafta sonu oynayacağımız Erzurum spor maçına dönelim isterseniz. Maddi zorlukların futbolcunun kafasını hırpaladığı bu dönemde Erzurum spor maçını hangi mantık la alacaktık acaba soralım kendimize ya da İstanbul spor maçının kesin galibi biz mi olacaktık, Altın ordu hangi maçını kaybedecek de biz kazanıp bir üstüne çıkacaktık. Elazığspor’un bu yıl süper lige çıkması gerekiyormuş. Niye ki, bu günümü kurtaracaktık. Başımız göğemi erecekti, yapmayın Allah aşkına. Hangi altyapı ile çıkacaktık, hangi gelir kaynağı ile barınacaktık orada.
Liselerarası Türkiye final maçlarını izliyoruz. Ne basın ne de liglerde mücadele eden takımlarımızdan bir yönetici, kısaca kimsenin haberi bile yok. Gelen takımlara baktığımızda inanın yarının süper lig ve milli takımın futbolcuları bu çocuklar. Türkiye futbol federasyonu proje okulu, Gençlerbirliği’nin altyapısını oluşturan Ankara’dan bir lise takımı ve daha sayamadıklarım. Biz bu mantıkla mı süper lige çıkacaktık acaba. Kendi beyin yapımız amatör lige bile yetmezken neyi düzeltecektik süper lige çıkmakla. Muammer hocanın Adanaspor maçı sonrası açıklamalarında Tom’u neden oynatmadınız sorusuna kendince haklı sebeplerden dolayı gerekçesini anlatıyor. Muammer hocamı severim, Allah çıktığı bu yolda başarıları ondan eksik etmesin isterim. Takdir edildiğinde bile alacağı derslerin olduğunu unutmaması gerekir diyorum. Tom’u oynatmayabilirsin hocası sensin. Fakat hoca olmanın en büyük kazançlarından biriside futbolcuyu kazanmak olduğunu unutmayalım diyorum ben. Ayrıca falan futbolcuyu sonradan oyuna alırsam katkısı daha çok oluyor demeyelim hocam, farklı bir sonuçla karşılaşırsan hiçbir futbolcu seni bu düşünceden kurtaramaz.
Sezon sonu gözüyle yaşadıklarımıza döndüğümüzde ise, bu sezonu kaybetmedik, bu sezonu kazandık diyebilmek için çekirdek kadronun bozulmadan, üç beş transferle gelecek sezonun en büyük şampiyonluk adaylarından birinin Elazığspor olacağına kendi adıma inanıyorum. Bunun için, yönetim kuruluna iki sezondur söylediğimiz genel kurul kararı ile yönetimi kuvvetlendirin çağrımız şu ana kadar sonuç vermedi.
Bundan sonraki süreç de eğer yönetim kurulu devam kararı alırsa bunu bir an evvel açıklamalı ve gelecek sezonları kurtarma adına kuvvetli bir yönetim kurulu ile yoluna devam etmelidir diyorum. Eğer bizim işimiz buraya kadardı denilecekse futbolcuların kazan kaldırma eğiliminde olduğu bu zaman diliminde derhal olağan üstü kongre kararı alınmalı, takımın nereye ne kadar borcu olduğu şeffaf bir şekilde açıklanıp, talipliler var ise önleri açılmalıdır diyorum. Geçen zaman bize geçmişte olduğu gibi bir şey kazandırmaz, gelecek yılların önünü tıkar ancak. Saygılarımla.
