Mehmet DUMAN

BAŞKA SÖZE NE GEREK

Mehmet DUMAN

Yorumları okuyor ya da izliyoruz. Atanlar, tutanlar, satanlar almış başını gidiyor. Çare üreten, çözüm sunan tek bir yer yok. Çıkarın adı hak olmuş, Allah korkusu, vicdan ve merhamet kalmamış. Seçimler öncesi sahibi benim diyenlerin sesi kısılmış, görmez ve duymaz olmuşlar. Ortada çökmüş, bitmiş bir proje var sahibi yok altında kalan çok. Kimileri ben kurbandım, kimileri de yerel seçimler yaklaştıkça ben buradayım diyor. Nefes kalmamış şehirde, herkes sus, pus. Koca Çınar Elazığspor susuzluktan kurudu gitti.

Oysa fazla değil, bir bardak su, biraz sevda, biraz ilgi yaşatmaya yeterdi onu, yapamadık, beceremedik. Egomuz ve çıkarımız daha ağır bastı. Kendimizi, özümüzü, canımızı kaybetmekle kalmadık kocaman dediğimiz, yıkılmaz kale diye övündüğümüz şehrimizi de yok ettik bu sayede. Kimse, kimseyi kandırmasın. Büyükşehir yapacağız dediğimiz Elazığ’ı ne yazık ki hiçbir yatırımı olmayan köye çevirdik haberimiz yok. Şehirlerin yolları, bulvarları, insanları, yemeği, tarihi turistik yerleri, fabrikaları, üretimi, sporu, sporcusu, takımı o şehrin aynasıdır. Şehirleri gezmeye gelenler caddeleri, sokakları, tarihi ve turistik yerleri gezerek not verirler. Tarihimiz dediğimiz Harput Elli yıldır restore ediliyor ortada bir şey yok, Gölümüz dediğimiz Hazarı kirletmekle kalmadık parsel, parsel hibe ettik. Fırat ı kullanamadık Adana da bir Seyhan yapamadık. Açıklama yapıyoruz tarımda buyuz, balıkta şuyuz. Gezip dolaştın mı sen hiç diğer şehirlerde açılan yöresel tanıtım fuarlarını. Mersin’de fuardayım, arıyorum, soruyorum. Yanımız ve yöremizde olan bütün şehirler var. Elazığ yok be kardeşim. Birileri Kaysıyla gelmiş, birileri peynirle gelmiş bizden tık yok. Tulum peynirini kaybettik, orciği kaybettik, şekerli orciği kaybettik. Üretimi ile övündüğümüz üzümlerimiz var ya, şaraba vermişiz onunla övünüyoruz halimize bak. Yemek çeşidi bakımından Antep sonrası Elazığ diyoruz bilen yok. Neyiniz var diyorlar tanıtım yok. Neyin hesabını yapıyoruz, bu ne hainlik, bu kin kime, bu ne nefret neyin nesi.

Efendim Elazığspor’u kimseye yedirmem, yok etmem. Gözünüze dizinize dura sizin Elazığspor mu kaldı sayenizde. Kemiği bile yok, bulsanız belki onu da yersiniz ama yok. Kırk milyon borç varmış. Bu kadar mı zor bu parayı temizleyip yok etmek. Seçimlerden önce atıp gürlüyordunuz, şimdi ne oldu size. Başka yerlere, başka illere gidiyorum. Söylenenler üzüyor beni, duymak istemiyorum. Aslında bizim sorunumuz para, borç ya da Elazığ spor değil bizim sorunumuz birbirimizi yemek, yok etmek, biz bunun için çabalıyoruz. Elin oğlu, bizim bu kadar borcumuz olsa süper lige çıkarız derken, biz takımı yok etmeye hazırlanıyoruz. Bir tık yukarısı Elazığ ve Elazığspor’un kurtuluşu olacakken biz mezara gömmeye çalışıyoruz. Ne hale geldik. Şehrin birleştirici gücü spordur diyoruz. Spor kardeşlik ve barıştır diyoruz, On yıldır bir stadyum yapamıyoruz. Yakup Kılıç kapalı spor salonu aklıma geliyor yaklaşık on beş yıl sürmüştü oranın yapımı, şimdi sıra stadyumda diyorum. Şehre dönüp bakıyorum, herkes sus, pus. Ne yapsın ki Elazığlım, vur eline al ekmeğini garibanından farkı kalmamış. Şehrin tek marka değeri, tek bacasız sanayisi yok olmuş. Hırsızlık, fuhuş, dolandırıcılık, cinayet neredeyse bu şehrin aynası olur hale gelmiş. Gün, günü kurtarma, hesabı doldurma, yalan dolanla oyalama günü olmuş. Şehrin sahibi, ağası, ağır abisi, Gakgosu, delikanlısı, delisi, Elazığ hanımefendisi, Elazığ sporcusu yok olmak üzere. Saygımız, sevgimiz bitti artık. Kimse, kimseyi tanımaz, yol vermez olmuş. Gençlerimiz, çocuklarımız Elazığ ruhundan uzaklaşmış, dolmuşta, otobüste dedesine ninesine yer vermez hale gelmiş. Düşürün yok edin bakalım Elazığspor’u elinize ne geçecek.

İsmini daha önce duymadığımız ilçelerin, köylerin, şirketlerin takımları bu Ülke de sporun varlığı ile bulundukları yerleri tanıtıp üst sınıflara geçme hesabı yaparlarken biz elimizde olanı yıkıyoruz. Başka söze ne gerek. Devam edin size de kalmaz.

Yazarın Diğer Yazıları