Mehmet DUMAN

AŞI TUTMAYINCA

Mehmet DUMAN

Bir takımın düşmesine verilen tahmin yüzde seksenler oranında ise hocanın değiştirilmesi ya da dışarıdan başka bir hocanın davet edilmesinde bence iki seçenek vardır. Düşme durumuna oranlar verildiğinde dilde kemik yoktur misali takımın ligden düşeceğine inanılmıyor ya da davet edilen hoca ile gelecek yılın düzenlemesi yapılıyordur diyebilirim. Adını ne koyarsanız koyun, süper lige bakıyorum ilk yarıda düştü denilen Alanyaspor ile Rizespor ligin bitimine beş hafta kala sıralamada beşinci ve yedinci basamakta kendilerine yer bulabiliyorlarsa bunun adı inanmışlıktır, yeni başlangıçtır, diriliştir, birlik beraberliktir. Aynı şekilde geçen sezonun flaş takımı olan Göztepe ligin ilk yarısını orta sıralarda bitirip şu an düşebilecek takımların ilk adayı olabiliyorsa bunun adı bitmiş ve tükenmişliktir. Yukarıda anlatmak istediğim, ligin ilk yarısında elimizde bulunan kadronun kıymetini bilmeyen, kongre süreçlerini uzatan, destekten çok köstek olan sözde iş bilenlerin Elazığspor ahından nereye gidecekleridir. İkinci yarı için elinde gençlerden başka alternatifi kalmayan Elazığspor için belki de birçoğumuz, puan sıralamasında yine aynı yerde bulunsaydık söyleyeceğimiz tek cümle, “birkaç tane futbolcu alsaydık düşmezdik” olurdu. Aşı tutmadı, ya da biz Elazığspor olarak inanmadık bu serüvene. Ligin ikinci yarısına her ne kadar yeni ve yeniden diyerek başlasak da yaklaşık olarak şu ana kadar bu yarıda oynadığımız on üç maçın hiçbirinde ne taraftara umut verebildik, ne rakibe karşı baskı kurabildik ne de takım olarak bir sistemimiz bir futbol yapımız oldu. Durum böyle olunca bu işin en kolay yolu hoca değiştirmek olduğuna göre bizde hatalar zincirine kendimizi bağlayarak beşinci hocayı şehrimize davet ettik. Kurtulur muyuz, düşer miyiz bilmecesini bir kenara bırakıp gerçekçi gözle sezonun tamamlanmasına baktığımızda kalan dört maçın bize bir mucize yaratmayacağı aşikâr iken çıkmayan candan ümit kesilmez sözümüzü yememek için, durmak yok yola devam demekte kararlıyız galiba diyorum. Geçen haftaki yazımda Elazığspor’un elindeki malzemeye bakarak sahaya çıkan yabancı futbolcular için bunlar zaten bizde daha önce var olan isimlerdi, peki transfer döneminde aldığımız yabancılar nerede diye takılmıştım. Bence bu saatten sonra yapılması gereken, elimizde bulunan gençlerin yanına bir iki tanede tecrübeli futbolcunun eklenmesi ile gelecek sezonun planlanması adına yabancı futbolcuların gönderilmesi en akılcı yol olacaktır diyorum. Bu planlama yapılırken yaklaşık olarak iki ile dört yıl stadyumdan mahrum kalınacağı göz ardı edilemeyeceğine göre, alternatif saha üretimi bu planlamanın hiç kuşkusuz en önemli sacayağı olacaktır. Kısaca, sonraki üç hafta için ümitlerimizi yeşertme adına hafta sonu oynayacağımız İstanbulspor maçı, ya devam ya da tamam diyebileceğimiz son maçımız olacaktır. Rakiplerimizin olası puan kazanımları çözmekten sıkıldığımız bulmaca için kalemi bırakmayı tek seçenek olarak bize sunacağı için, bizim düşüncelerimizde hep var olarak kalacak tek düşüncenin, yapılan yüzlerce hatanın vebalini kimlerin üstleneceği dir diyerek esen kalın diyorum.

Yazarın Diğer Yazıları