Mehmet DUMAN

ALLAH ISLAH ETSİN

Mehmet DUMAN

Neler oluyor bize, bu hırs, bu kin, bu nefret neyin nesi. Neyin peşindeyiz, amacımız ne, neyi kurtaracağız, hangi hesabın kapanışı bu. Hiç mi yaşadığımız süreçten ders almıyoruz, hiç mi yazık günah demiyoruz, hiç mi Allah korkusu içimizde yok, bu kadar mı kan gözümüzü bürümüş. Elazığ tarihinin en büyük depremini yaşadık, bir olduk, yardımda sınır tanımadık, biz insanız bu günler için varız, gün bugündür dedik. Sonra, dünyayı kuşatan bir düşman çıktı karşımıza, görünmüyor, vurulamıyor, yok edilemiyor. Küresel olarak insanoğluna meydan okumakla kalmadı, nice canlar aldı, almaya da devam ediyor aramızdan, sıranın kime geleceği belli değil. Çaresiz kaldık, kurduğumuz hayaller, güç gösterileri, ekonomik uçurumlar yerle bir oldu. İnsanoğlunun tek desteği yine insan olurken, sığınacak, kaçacak limanlar da yok oldu, her kaybedilen insan için üzülen yine biz olduk. Aklımızı başımıza topladık dedik, insanın insana bakışı değişti dedik, savaşlar, kin, nefret, düşmanlık, yan bakmalar bundan sonra olmaz zannettik. Olmadı, yine ters köşe olduk, meğer vicdan muhasebemiz eksik kalmış, hesabı kapatamamışız, geçmişe, sünger çekememişiz, yanılan, beklentileri boşa çıkan biz olmuşuz. Maskesiz dışarı çıkma deniliyor, biz takmamak için adam vuruyoruz. Çeşitli yaş guruplarına sokağa çıkma yasağı konuluyor, cezalardan korkmadan sağa, sola saldıran yine biz oluyoruz. Son zamanlarda daha çok azgınlaştık diyebilirim. Cinayetler, adam kaçırmalar, baskınlar, çeteleşme neredeyse Elazığ ın simgesi oldu. Doğalgaz borusuna kendini asarak yapılan intihar girişimlerinin sebebi elbette bizleriz demekle geri getiremiyoruz maalesef gidenleri. Şiddetli geçimsizlik ve boşanma isteği karşılık bulamayınca haneye yapılan bir baskın duyuyoruz, şerefsizin biri eşinin boğazını kesiyor, zavallı annesini ayrı yerden bıçaklıyor. Ne yazık ki bir kadın daha cinayete kurban gidiyor. İstediği kızı alamayınca kurdukları çeteyle kızın evine pompalı silahlarla saldırının adresi ne yazık ki yine Elazığ. Hat minibüsçülüğü yapan şoför maskesiz araca binen gençleri insanlık görevinin yanı sıra asli görevi olarak uyarmaya çalışıyor, bu şekilde araca binmenin yasak olduğunu anlatıyor, yediği bıçak darbeleriyle neye uğradığını şaşıran garibimin şehri de Elazığ. Kahraman Türk polisimiz bir iki kişiye maskesiz dolaşmanın yasak olduğunu anlatmaya kalkınca gözü dönmüş bir gurubun saldırısına uğruyor. Sinsice yapılan bu saldırıyı insan düşmanına bile yapmazken, polislerimiz aldıkları darbelerle hastaneye kaldırılıyor, bu şehrin adı ne yazık ki yine Elazığ. Biz bu değiliz derken gerçek Elazığ delikanlısının tüm bunları yapmayacağını haykırıyoruz. Elazığ vatanını milletini sever, polisini, askerini korur, kollar, cepheye herkesten önce koşar diyoruz. Elazığlı harbidir, merttir, eşine, çocuğuna sahip çıkar kıymaz onları koparmaya diyoruz. Elazığ lı düşmanına sinsice yaklaşmaz düşmanının bile mert ini sever diyoruz. Fakat gözü, gönlü, şekli, vicdanı, merhameti dönmüşlerin önüne geçemiyoruz bir türlü. İçkinin her türlüsü, uyuşturucunun bin çeşidi, bıçak, ustura, kasatura ve bilmediklerimiz, tabanca, pompalı ve duymadıklarımız, kısaca nereye gittiğimiz de belli değil nere de duracağımız da. Allah hayırla ıslah etsin.

Yazarın Diğer Yazıları