İlhami BULUT

MEMLEKET HAVALARI

İlhami BULUT

                Genetik birimlerimiz; ömrü olan herkesi senede bir defa bahar coşkusuyla; coşturur,  bir başka tetikler bizi.

                 Sitoplazma ve proteinleri iplik gibi birbirine bağlayarak sentez işlevini yapan kromozomlar; DNA. zincirli, gen birimlerini oluştururlar.

                Bu bahar mevsimi bütün nebatatın yeryüzüne yürüdüğü, çiçeklerin goncalara veda ettiği, Nisan yağmurlarının güneşin kanatlarıyla ıslak ıslak bizi sardığı, şebnemlerin damla damla eridiği müjde taşıyan bir mevsim.

               Kromozomlar çok aktiftir bu mevsimde.

               Bu güzel mevsimin tam ortasında bu sene 31 Mart 2019 günü bu güzide millet bir hakemlik görevi yapacak.

               Borazan gibi öten ötsün, zurna gibi çalan çalsın; düdük bu necip milletin elinde, çok vakur bir hakemdir. Kurallara çok riayet eder, sarı, yeşil, kırmızı kartları yüreğinde ve beynindedir.

               Son bir değerlendirme yapar, çok hassas bir vicdan terazisi vardır.

               Sur gibi son düdüğü çalar. Taşlar dökülür, skorlar yazılır tarihe.

               Bu hakem; günlük hayatını da sürdürür, sebzesini diker, tohumunu eker, dairesine gider, çiçeklerini, sular, pazarını yapar, sessiz sessiz yürür, not alır, enine uzununa ölçer biçer.

                Sağlam basar yere gürültüye papuç bırakmaz.

                Biraz dargın, biraz durgun, çiftesi sert, güler yüzlüdür.

                Arada bir; bir şarkı, bazen de bir şiir iliştirir dudağına.

                                                  ***

               Bir şiirimle selamlıyorum, siz , yüreği güzel okuyucularımı…

/

memleket havaları

biz de çaldık

biz de oynadık ama

***

ne felek kese açtı bize

ne de el açtık kimselere

***

rüzgarı bohçalayıp

salladık halay başında

mendil sermedik yerlere

***

horonlar teptik koç gibi

içmeden sarhoş olduk

döndük barlarda

***

biz de çaldık

biz de oynadık ama

***

serde efelik vardı

gülüm

arada bir

diz çakardık yerlere

***

kaval çaldık mor koyunlara

sütü memede mayalardık

***

yar kıvrım kıvrım olurdu

çektiğimiz uzun havalarda

***

cepken kuşandık cephede

o kırık aynalarda

bir ayağımız Yemen

bir ayağımız Çanakkale’de

***

biz de VATANI 

böyle sevdik 

gülüm

***

ekmeğini suyunu

aşkla yedik içtik

***

yeri geldi 

gelin-güveyi 

yeri geldi///

şehit olmak için

sıvadık kolları 

***

biz de böyle çaldık oynadık

işte

hey gidi hey

bizim

memleket havaları……

 

Yazarın Diğer Yazıları