İlhami BULUT

GÖZLERİM KÜÇÜLÜYOR İSTANBUL'DA

İlhami BULUT

İstanbul malum olduğu üzere; Türkiye’nin özeti, Hakkari, İzmir, Antalya, Rize, Yozgat, Elazığ hemen her şehir vardır İstanbul’da, dünya kenti olması lafın gelişi değil, şeceresinde yazılı destanları ile sübut bulmuştur.

Yahya Kemal Beyatlı;

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer,,

Derken ;

Necip Fazı Kısakürek;

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

Üstatlardan mülhem; günümüz İstanbul’una biz de tabandan baktığımızda gördüklerimizi paylaşmak istedik sizlerle..

* * *

gözlerim küçülüyor istanbulda
arşın tam da bir karış altında
marmarada aşkın gözünü oyarken
bir karış boyunda serkeş martılar
birden aşk çığlığı doluyor avuçlarım
yağmalamak istiyorum saçlarını
gözlerim küçülüyor istanbulda

* * *

ayrılık mı başlıyor kavuşmak mı
güzergahı belirsiz bir konvoydayım
martılarla birlikte irkiliyoruz
dom dom kurşunu gibi
sirenler patlarken yüreğimde
gözlerim küçülüyor istanbulda

* * * 

bir ekmeklik yer arıyorum
sırf ayakta durmak için
arşın tam bir karış altında
el değmemiş bir kadın gibidir
bu istanbulun nü hali
aşkın rızkını verir her anhavada karada denizde
dalıp dalıp gidiyorum
gözlerim küçülüyor istanbulda

* * *

kınından çıkan efe kılıcı gibi
göğe çekilmiş minareler
salaş bir türkünün peşine düşmüş
aşk zikri çekerken meyhaneler
emirganda, eyüp sultanda, beşiktaşta
sen kimsin sen
ben seni arıyorum
gözlerim küçülüyor istanbulda

* * *

sudan çıkmaz yelkenlerin ucu
burada eskimez öpüşmenin tarihi
balıkçı kalbi gibi
tık tık vururken olta
parmak izlerimi okuyorum
1453’ün kabzasında
ayağıma çekiyorum
rio de janeiroyu medineyi parisi
gözlerim küçülüyor istanbulda

* * *

cikletler patlarken
‘göğe bakma durağında’
mısır tenceresine dönüyor kalbim
‘sana bu gün tepeden bak’madım istanbul
ayağımın altındasın
ne aş ne aşk kaynıyor artık
bu ‘boğaz gümüş bir mangal’ da
martılarla
yatırım yaptım simide
gözlerim küçülüyor istanbulda...

İlhami Bulut

* * * TEŞEKKÜR * * *

Ekrem Yılmaz’ın eşi, Emine, Gönül, Yunus ve Şadiye’nin anneleri; Tolga, Rüveyda, Evren, Mustafa, Yusuf, Yusuf II., Elif, Samet’in büyük anneleri muhterem kayın validem Lütfiye Yılımaz’ın; 12.09.2019 günü hakkın rahmetine kavuşmuştur.

Matemimizi paylaşan;

Başta; her süreçte insani yaklaşım, mesleki deneyim ile hastasını takip eden, bizleri yönlendiren, taziye için şahsen ziyarette bulunan;

Şehit Fethi Sekin Hastanesi Tabiplerinden ( ki bu tabibimizin çok güzel şiirlerini takip ediyoruz)

DR. NEJAT YILMAZ’a,

Haber bağlamında dostları haberdar ederek duaların çoğalmasına medar olan;

ELAZIĞ FIRAT TV.YE

GÜNIŞIĞI GAZETESİNE

Cenaze töreninin ilk adımından itibaren yanımızda bulduğumuz

ELAZIĞ BELEDİYESİNE

ELAZIĞ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ’ne

MANAS YAYINEVİ ‘ne

Bizzat; yanımızda durarak teselli telkin ederek, taziye sunan;

İl Kültür Müdürü Ahmet Demirbağ, yine kültür müdürlerimizden Tahsin Öztürk, Prof. Bilal Çoban.  alicenap kültür insanları Şener Bulut, M.Şükrü Baş, Nevzat Ülger, A.Tevfik Ozan, Necati Kanter, Nazım Payam, R.Mithat Yılmaz, Selami Tıraşlar,  Ömer Elçi, Mahir Gürbüz, Lütfi Pehlivan, Muammer Aksoy, M.Dursun Aksoy, Fadıl Ülgen, Fethi Açıkgöz, Mahir Akgül çok sayıda dostların gerek telefon gerek vatsap, fesbuk ve  sair iletişim araçları ile matemi paylaşan, dostluklarını izhar eden; bütün aile dostlarımıza, isimleri tek tek buraya taşıyamadım, tüm dostlara en içtenlikli kalbi şükranlarımı takdim ediyorum.

Yazarın Diğer Yazıları