İlhami BULUT

GÖNÜL PENCERESİ

İlhami BULUT

             Gönül; yüreğimizde olduğu var sayılan bir nitelik, istek, sevgi, düşünüş ve inanç, sevgi ve sanatın neşet alanı olan gönül, herkeste ayrı bir dünya özelliği içermektedir.

             Pencere ise bilindiği gibi kapalı bir yerden geniş açılı bir bakış noktası olarak yorumlayabiliriz.

            İşte; Elazığlı Şair Mahir Gürbüz bu kavramları bir araya getirip, ‘Gönül Penceresi’ diye bir şiir kitabını imzalamıştır. 

           Elazığ 1947 doğumlu olan Mahir Gürbüz şair yönüyle temayüz ederek; 13 civarında şiiri bestelenmiş, TRT repertuarına giren bir eserinin olduğunu da biliyoruz.

           Mahir Gürbüz İlesam. Üyesi ve Elazığ temsilcisidir.

           Kendi efkârıyla yazan şairimiz, kütüphanelerimize, kitaplıklarımıza bir kitap kazandırmış bulunmaktadır. Ülkemizde; kitap okumaya ayrılan zaman, yapılan istatistiklere göre günde bir dakika iken, televizyon izleme süresi 6 saattir. Bu açıdan bakıldığında bile, bir kitabın önemi anlaşılmaya yeter sanırım.

           Şairimiz; içten gelen duygularını sıcak sıcak aktarırken, toplumun ortak duygularını yansıttığını müşahede etmekteyiz. Lirik şiir tanımına çok yakın duran şiirlerin şairi olan Mahir Gürbüz için;

           Elazığlı eleştirmen ve şair R.Mithat Yılmaz; “Şiirleri kendisine, kendisi şiirlerine benzeyen biri” olarak değerlendirmektedir. Ben de bu mülahazaya katılıyorum.

                 Bir köprünün bir başını mekân tutan iki gözü ama bir dilencinin yanına varan bir şair; yaptığının şık olmadığını söyledikten sonra da, geçim derdini sorar.

          Bir gün aç bir gün tok geçinip gidiyoruz. Cevabını aldıktan sonra da dilencinin boynuna astığı tabelayı değiştirme iznini alıp bir şeyler yazarak gider.

          Üç beş gün sonra tekrar ziyarete geldiğinde, merhaba der demez, o insan Hızır geldi diyerek, duygulu bir şekilde aniden ayağa fırlar.

         Şair; ben Hızır falan değilim, nerden çıkardın deyince.

           Sen Hızır olmazsan benim rızkımı on kat nasıl artırdın, neredeyse zengin olacağım sen ne yazdın ki ekmeğimi çoğalttın böyle der. 

           ‘iki gözüm kör, bana Allah rızası için yardım edin’ yazılıydı tabelada; 

           Şair bu tabelayı ters çevirip şunu yazmıştı. 

           BANA BAHAR GELDİ DİYORLAR AMA BEN BU BAHARI GÖREMİYORUM.

           Bu kıssadaki minval üzere; biz de bir şiir kitabı okuduk, bu kitabın adı ‘Gönül Penceresi’ Şairi Mahir Gürbüz, kutluyor, bir şiiriyle selamlıyorum.

 

GÖRMEYE GELDİM

*

Gönül pencereni arala biraz

Dinmiyor hasretin, görmeye geldim.

Yüzüme gülümse, nedir bunca naz?

Saçını koklayıp, örmeye geldim.

*

Dalarsa gözlerin derin uykuya

Rüyana al beni, sar doya doya

Umut çiçeklerim kanmıyor suya;

Vuslat baharına ermeye geldim.

*

Ne olur, zulmetme boyun bükene.

Bülbülün isyanı, gülsüz dikene.

Bu hicran reva mı sevda çekene?

Açıver kalbini girmeye geldim.

*

Haykırsam uzaksın, duyulmaz sesim

Solsa da şen yüzüm, sensin hevesim.

İsterse tükensin en son nefesim;

Bir ömür nedir ki, vermeye geldim.

 

Yazarın Diğer Yazıları