İlhami BULUT

FIRAT ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ'NDEKİ BU SORUN MUTLAKA ÇÖZÜLMELİ

İlhami BULUT

Bir kamu kuruluşu olan Fırat Üniversitesi Hastanesi sağlık alanında vatandaşa hitap etmektedir.                    İlave polikliniklerle hizmet kalitesini artırmaya çalıştığını görüyor, canhıraş sağlık hizmeti sunmaya çalışan tüm sağlık personeline teşekkür ediyoruz.                   Lakin bir onkoloji servisi var ki: ne çağımıza, ne insanımıza ne tıpa yakışıyor ne de bu sayfalara.                   Hastalar üst üste ne oda yeterli ne de yatak.                   Ne de personel.                   En ciddi hastalık ünitesi, maalesef içler acısı.                   Refakat ettiğim hastalarla maalesef birlikte yaşadık sorunları, herhangi bir karalama ve yanlış bilgi olmasın diye tespitlerimi ayrıca kendimce ilgililerden teyit ettim.                  Söz konusu hastalığın psikolojisine uygun yaklaşım maalesef sıfır.                  Yoğunluk, yer ve ekipman yetersizliğinden hastalara yaklaşım grip hastasından daha düşük.                  İnsanın belini büken o amansız hastalık üzerine bir de tedavi sorunu eklenince; insan içinden sesleniyor.  Devlet bunu vatandaşa reva görmemeli diye.                 Takip edebildiğimiz kadarıyla aşırı yoğunluk taşıyan bu bölümün başında bir Yrd.Doç.Dr. bulunmakta.                  Hastalığa orantılı hizmet almak asla mümkün değil bu birimde zira aşırı yoğunluk var, dolayısıyla görevlilerin hastalara yaklaşımı, hastalığın psikolojisine uygun davranışa el vermemektedir.                 Durumu başhekime aktarmak istediğimizde ulaşamadık, ilgili kurum müdürüne başvurduk, bizi aşan bir konu diye cevap aldık, başhekim bey ilave yer ve yatak açılması için çaba sarf ediyor yanıtını aldık.                 Bilindiği gibi onkoloji servisi Elazığ’da sadece Fırat Üniversitesi Hastanesi’nde bulunmakta bir de bir özel hastanede.                Özel hastane muayene ücreti almamakta fakat yatış verip günde 100 TL. ücret almaktadır.                Bunu ödeyemeyen vatandaşın hali nice olur, siz düşünün.                Güya bu sorunları çözmek için bir hat açılmış, Alo 184 aradık, bir tutanak yapıldı, bilahare dönüldü, Üniversite Hastanesine müdahale edemiyoruz, Devlet hastanesi bünyesinde açılması gerektiğine inanıyoruz ve notumuzu aldık yanıtı ile sonlanıyor görüşme.                  İlgili birimde maalesef temizlikte içler acısı.                  Elbet Sayın Rektörün ve Başhekimin teftişinden geçiyordur.                  Bu sorunların bilinmemesi mümkün değil.                  Çağımızda bilinen en ağır hastalık olan kanser hastalarının reva olmadığı bir sağlık sunumu söz konusudur.                  Çıkan tetkik sonucuna göre; verilen cevap şu, sizin kemoterapi almanız gerekir, ancak; şu an yerimiz yok lütfen verilen tarihte gelin.                  Bu yaklaşım zorunlu hale gelmiş, ekipman ve yer yetersizliğinden.                  Oysa insan şöyle tahayyül ediyor, tahlil sonuçlarına göre yine bir hekim kontrolünde hastanın psikolojisi alıştırılarak teselli ile nazikçe tedaviye girilmesi gerekirken, hasta derdine mi yansın, şu anda yer ve yatak olmadığına mı                             Bir yakınım anlatmıştı Örneğin Almanya’da; hasta hastane kapısından içeri girince, hasta görevlilerce refakatçıdan alınarak müşfik bir yaklaşımla görevliler tedavi sürecini sürdürmektedir diye.                                        ***                    Ben inanmak istiyorum, ilgililer gerek Rektör gerek Başhekim gerekli yerlere yazışmalarını yapmışlardır.                   Bununla yetinilmemeli, Üniversite Valilik ilişkisinde bir özerklik söz konusu ama sonuçta bu ilin bir olağan üstü hal valisi var.                   Eş güdümle bu problemin çözümü için üst mercilere en ısrarlı bir istemle iletilmesi gerektiğini düşünüyoruz.                   Belki bu da yapılmıştır.                   Yapılmışsa kayıtsız kalan neresi ise, YÖK.mü, ilgili bakanlık mı?                   Basın olarak sorunumuzu oraya iletelim.                   Çok insanın can havliyle beklediği bir sorundur bu.                   Konuya dair bir malumat gelirse bu sayfadan duyurmak bize vazife olur.                   Ama lütfen geç kalmayalım.                   Çünkü çok can yanıyor.                   “ALLAH DEVLETE ZEVAL VERMESİN” bu güzel dua, bu güzel vatandaşımızın dilinde pelesenktir.                  Devletimizi bu duadan mahrum eden yetkililer.                  Bu duanın tersini muhatap olur.                  Yumrukla tankı durduranın ahı balyozdan beterdir.                  Her alanda her kademede görevini layıkıyla yapanlara müteşekkiriz.                  Allah yardımcımız olsun.  

Yazarın Diğer Yazıları