ANTALYA/KURŞUN KALEMLER ŞAİRLER VE YAZARLAR DERNEĞİ’NİN ilk sayısını çıkardığı BEKİR ABİ isimli derginin Elazığ temsilciğini deruhte etmek üzere tarafıma tevdi edilen ve severek kabul ettiğim bu saygın ödev bağlamında; davetli olduğum ve mazeretim nedeniyle katılamadığım; 14-15 Nisan 2018 tarihinde Antalya’da yapılan basın tanıtım programının, yararlı bir şekilde cereyan edişini kıvançla takip ettim.
Mazeretim söz konusu olmasaydı, anılan programa taşıyacağım konuya dair görüşümü takdim ediyorum.
İster “mecmu” deyin, ister dergi;
Dergiler bir kültür hazinesidir. Hiçbir zaman unutmayalım ki, şairler, yazarlar, fikir ve düşünce adamları çoğu zaman dergi sayfalarında filiz verirler. Boş yere Cemil Meriç “Dergiler, hür tefekkürün kalesidir” dememiştir. Durduk yere Cemal Süreya, “ Dergiler, edebiyatın atardamarıdır” dememiştir.
Rıdvan Çongur bir yazısında demiştir ki; “Milletlerin edebiyatı, kitaplık hacimlere ulaşmadan önce dergi sayfalarında doğar, şekillenir. Yine iyi bilinmelidir ki, milli hayat gibi milli bilinçlenme ve milletçe var olma savaşının kaleleri, soluk alıp verdiği yer, yine bu dergi sayfalarıdır”
Bütün isim yapmış büyük yazar ve şairlere sorun. Veya açın ansiklopedileri, onların biyografilerini okuyun. Göreceksiniz ki birçoğunun neşvünema bulmasında muhakkak bir kültür, sanat, edebiyat dergisinin katkısı vardır, etkisi vardır.
Ünlü “Şiir Tahlilleri” müellifi Prof.Dr. Mehmet Kaplan, bir makalesini şu cümlelerle finale erdirir:
“Bence vilayet gazete ve dergilerinin başlıca vazifesi orayı, uzakta olanlara, en küçük teferruatına kadar tanıtmak – ve sevdirmek – olmalıdır.
Şu halde, BEKİR ABİ dergisi etrafında toplanan eli kalem tutan şair, yazar, aydın grubun da hedefinde bir idealleri olmalıdır. “Sanat sanat içindir” düsturuna sarılan bir şairin, bir yazarın bile, en azından dilimize, güzel Türkçemize bir saygısı, bir hizmeti söz konusudur. Dergiler “hür tefekkürün kaleleri” oldukları gibi “güzel Türkçenin de kaleleri” olmalıdır.
Diline, kültürüne, sanatına, edebiyatına hizmeti olmayan, yararı dokunmayan bir derginin varlığı ile yokluğu arasında ve fark olacaktır. Söyler misiniz? Öylesi bir derginin çıkması ile çıkmaması arasında – yine söyler misiniz bir fark hissedilecek midir?
Öyle dergiler vardır ki, bir okul gibi, bir vakıf gibi edebiyatımıza, şiirimize ve kültürümüze hizmeti dokunmuştur. Türk Yurdu, Genç Kalemler, Dergah, Ülkü, Varlık, Hisar, Türk Dili, Türk Edebiyatı, Çağrı, Erciyes bu vasıfta dergilerdir.
Temennimiz, gayemiz ve gayretimiz BEKİR ABİ’nin de o dergiler kervanına katılması istikametinde olmalıdır.
