İlhami BULUT

BABA! BANA KÜÇÜK BİR TÜRKİYE GETİR

İlhami BULUT

20-23 Haziran 2013 Elazığ Hazar Şiir Akşamları etkinlikleri bağlamında, etkinliğin manasını ilçelerimizden Kovancılar’a da taşımak, bu beldemizde de paylaşmak üzere; gönüllü ödevlilerden şair ve yazar eski belediye başkanlarımızdan Sn. Şükrü Kacar mihmandarlığında anılan ilçemize doğru yola revan olduk.

                  Şairlerimizden Tuncer Sönmez, İbrahim Yusuf Zarifoğlu, merhum Necati Demir ve Üsküp’ten şair konuklarımız olan İskender Muzbeğ ile Leyla Şerif Emin kardeşlerimizle birlikte yolculuğumuz başladı.

                  Sevgi yolculuğunun sohbet konusu; Üsküplü soydaş-şairlerimiz  tarafından, mehteran takımı ile başlatılmış oldu,  öğretmen evi önünde izlediğimiz mehteran takımı keşki ÜSKÜP’e kadar gitseydi de; biz de arkasından oraya  kadar yürüyüp gitseydik diye diye,  engin tarihimizin derinliklerinden beslenen, bir nehirden daha uzun hasretlerimizle  söyleşe söyleşe, mağrur coğrafyamızın; Elazığ-Kovancılar arası Fırat havzasında, bağrımız Keban barajı gibi  sevgilerle doluyordu.

                  Aynı ninnilerle büyüdüğümüz, bizi sevenlerin, bizimle birlikte olmak isteyenlerin; eskimeyen heyecanları ile mayalanan sohbet sırasında; sohbetlerden birinde Leyla Şerif Emin kardeşimizin anlattığı, yaşadığı  hepimizin Vatan nikahını yeniden tazeledi.

                   Diyor, geçenlerde, hayatı henüz kavrama çağında olan kızımla beraber; ziyaret için İstanbul’da bulanan, babasıyla telefonla görüşürken; kızıma dönerek sordum, kızım baban diyor bir şey istiyor mu TÜRKİYE’den getireyim güzel kızıma.

                   Evet; istiyorum anne, babama söyle bana KÜÇÜK BİR TÜRKİYE GETİRSİN, KAPISI OLSUN, KAPISI DA AÇIK OLSUN deyince, müşterek olarak, sohbetin yüreklerin derin dondurucusuna indirildiği sıcacık bir an paylaşıldı, biz şiirlerle sevgi servis etmeye giderken;  yolda asırlık sevdalara düğümlendik, kitlendik eş zaman ve eş güdümle; aynı yerde mülaki olduk.

                    Şirin beldemize türküler taşıdık, gönül ve ruh vuslatı yaşandı, ilçemizin; yöreye münhasır ısrarlı, ayrıcalıklı misafirperverliklerini birlikte yaşadık,

                    Ayrıca Sayın Şükrü Kacar Hoca’mızın yöre insanı tarafından maruf ve sevilen biri olması neden ile de, konuklarımızla birlikte beldenin malumatını da yanımıza alarak;  göğsümüz onurla ine kalka, yeni sevdalarla dolu dolu olarak;  daha sonra sevgi türküleri söyleyeceğimiz yerlere döndük.

                    Giderken ve dönerken de, hem içimizde hem dışımızda hep kendimize rastladık

……………………

Vaktiyle öz vatanda bizimken, bugün niçin

Üsküp bizim değil? Bunu duydum, için için.

Kalbimde bir hayâli kalıp kaybolan şehir!

Ayrılmanın bıraktığı hicran derindedir!

Çok sürse ayrılık, aradan geçse çok sene,

Biz sende olmasak bile, sen bizdesin gene.” Yahya kemal

 

Yazarın Diğer Yazıları