
DEVLET MEMURUNUN GÖRSEL VE YAZILI BASINDA DÜŞÜNCELERİNİ AÇIKLAMAYA DAİR HAKLARI ÜZERİNE
Faruk YILDIZ
Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile ilgili toplumumuzda ne yazık ki araştırmadan, sorgulamadan bir hüküm verme gibi kanaatler hâkimdir. Oysaki devletin, toplumun ve bireyin her yönüyle bütün hak, görev ve sorumluluklarının açık bir şekilde ifade edildiği T.C Anayasası’nın İfade Özgürlüğü başlıklı 26 maddesi aynen şöyle der:
İFADE HÜRRİYETİ-Madde 26: Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hürriyetine sahiptir. Bu hürriyet, resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir alma ya da verme serbestliğini de kapsar.
Peki, kişi devlet memuru ise bu hakkını nasıl kullanacak?
Ya da Memurun Basına Açıklama Yapmasının Kapsamı Nedir ?
Bilindiği üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun devlet memurlarının ödev ve sorumluluklarının açıklandığı 2. Bölümde yer alan basına bilgi veya demeç verme başlıklı 15. maddesinde “Devlet Memurları, kamu görevleri hakkında basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç veremezler. Bu konuda gerekli bilgi ancak bakanın yetkili kılacağı görevli illerde valiler veya yetkili kılacağı görevli tarafından verilebilir” hükmü yer almaktadır. İlgili maddeden de anlaşılacağı üzere devlet memurlarının yürütmüş oldukları kamu görevleri ile alakalı basına bilgi vermeleri yetkili amirlerden izin almalarına bağlanmıştır. İlgili kanunun 15. maddesinde yer alan hususlara aykırı hareket eden memurlara ise yine aynı kanunun 125. maddesinin (m) bendinde , “Yetkili olmadığı halde basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç vermek…” fiili kınama cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.
Ancak devlet memuru olarak görev yapanların basına vermiş olduğu her demeç yasak kapsamında mıdır? Devlet memuru basına yapacağı her açıklama için kurumundan veya amirinden izin almak zorunda mıdır?
Konuya ilişkin olarak Danıştay Başkanlığı 12. Dairesinin 2013/4 Esas ve 2016/2974 karar nolu kararında memurların basına bilgi vermesinin sınırlarını ve kapsamını belirleyen örnek bir karar verilmiştir. İlgili karar incelendiğinde devlet memuru olanların basına hangi konularda bilgi verebileceği hangi konularda bilgi veremeyeceği hususunda gerekli açıklamalar yapılmıştır.
İlgili karara göre
-Devlet memuru olarak görev yapanların kamu görevleri ile alakalı olarak basına verecek oldukları bilgilerde kurumlarından veya amirlerinden izin almaları gerektiği,
-Devlet memuru olarak yapmış olduğu kamu görevi ile alakalı olmayan konularda demeç veren memurun kurumundan izin almasına gerek olmadığı,
Bu teknik bilgilendirmeden yola çıkarak açık yüreklilikle şunu ifade edebiliriz.
Türkiye 2002 yılı öncesi Türkiye’sinin çağdışı, yasak ve baskı içeren bazı kanun, yönetmelik ve anlayışları değiştirerek düşünce özgürlüğü alanını genişleten adımlar atmıştır. 28 Şubat’ın yarattığı karanlık Türkiye’den bugün düşüncenin özgürce ifade edildiği bir Türkiye’ye gelmiş bulunuyoruz. Ancak hala o karanlık zihniyetlerin tortuları zaman zaman hortlatılmak istense de bu hususta Sayın Cumhurbaşkanımızın ve 2002 sonrası Türkiye’sinin kazanımları tartışılmazdır.
Kalın sağlıcakla.