Erol KARA

KANSIZ VE KAVGASIZ BİR SEÇİM OLSUN

Erol KARA

Pazar günü genzimizi yakan seçim havasından kurtuluyor, fabrika ayarlarına yeniden geri dönüyoruz inşallah.

Yaklaşık üç aydır adaylar kendi alanında gayet iyi çalıştı.

Üç aydır her gittiğimiz yerde hep aynı soru ile karşılaştık.

Kim kazanır?

Hangi aday daha iyi?

Nasıl görüyorsunuz?

Soruları ile en az bin kez karşılaştık.

Her sorana, “Sizin gibi görüyoruz” diyerek tahminleri sakladık.

Evet, süreç başlarken,

Ne demiştik, adaylar siyasi konularda akrabalarına bile güvenmemeli. Kardeşine, oğluna, hatta kendi nefsine bile insanın güvenmemesi lazım demiştik.

Hz. Osman’ı öldürmeye gelenlerin başında Hz. Ebubekir’in oğlu vardı. Abdulhamid herkesi dinliyordu ama yan odada Damat Ferit ve Prens Sabahaddin’in çevirdiği dolapları görmedi.

Diriliş Filminde Ertuğrul’u görüyorsunuz, öteki oba değil, yan çadırda olanlara kimse inanmak istemiyor. Hz. Yakub’u kardeşi Esav öldürmek istemedi mi, Hz. Yakub’un oğulları kardeşleri Yusuf’u kuyuya atmadılar mı?

Evet, siyaset “güven” değil, “denetim” müessesesidir.

Siyasette “Bana güven” diyene güvenmeyin! “Beni bana bırakma” diyene güvenin! Hz. Ömer gibi.

Bakınız: mevcut adaylar üzerinde bir analiz yapacak olursak,

MHP adayı Bilal Çoban 9 yıllık çalışmanın hasılatını elde etmek istiyor. Şehirde dokunmadık yer bırakmadı, şehrin bütün meselelerine hâkim. Bu kez olacak derken, Ak Parti’nin 17 Yıllık yorgunluğunu fırsata çevirmek istiyor. İyi bir seçim kampanyası yürüttü. Ancak parasızlık onu çok huzursuz etti. Parti içinde hem il başkanına hem Bilal Çoban’a yönelik sesiz operasyonlar tutmadı, onlar da kimseye eyvallah etmedi. Çoban önceki seçimden daha çok inançla azimle çalışarak, bu kez olacak diyor.

İYİ parti adayı Ali Şekerdağ, ETSO tecrübesi ile yola çıktı. Başta yaşanan sıkıntılarını erken izole etti. Gürsel Erol ile sahada her gün tam not alarak emin adımlarla ilerliyor. Şekerdağ CHP, İYİ Parti oylarıyla hesap yaparak seçim sonucu tahmin ediyor lakin CHP seçmeni sözünde duracak mı? Bekleyip göreceğiz. Şekerdağ, Ak Parti gibi para sorunu olmayan tek aday olarak değerlendirildi. Harcamaları hep kendi öz kaynaklarıyla yaptı. Televizyonları en çok kullanan adaylardan biri oldu.

Haluk Arslan bana göre adaylar içinde en deneyimli, en bilgili, duruşu ile göz dolduran sunduğu projelerle kabul gören biri. Saadet Partisi’nin yurt genelinde kabul görmeyişi Haluk Arslan’ı fena etkileyecek gibi. Yolu bahtı açık olsun. Arslan da kendi imkânlarıyla seçim kampanyasını yürüttü ve TV programlarından tam not aldı. Bana göre şehri karış karış bilen, yüzündeki samimiyetle seçmene güven veren bir aday. “Parti kavgası yok kötü yönetim var” diyor.

24 Haziran Milletvekili seçimlerinde Meclise gidemeyen Şahin Şerifoğulları, hem Milletvekillerinin hem de il yönetiminin oluru ile Belediye Başkanlığına aday gösterildi. Şahin Şerifoğulları, genç dinamik, eğitimli, “İnsan ekmel-i varlıktır”  “İncinin incitmeyin” anlayışına sahip ender siyasetçilerden biri. Dilin zekâtı; güzel konuşmak, hayırlı şeyler söylemektir. Biz hayırlı işler için buradayız derken, Ak parti oylarında düşüş olsa da, şehir insanı Şerifoğulları’nı göz ardı etmiyor. 

Son söz;

Evet, adaylar birbirinden kıymetli İstişare ve şûra esas olacak. Yoksa Allah o işin kefili değildir. O’nun rızasını yok sayarak O’na rağmen hedeflerimize ulaşamayız. 

31 Mart seçimleri ülkemize şehrimize hayır getirsin.

Temennim ve ümidim seçimlerin kansız bitmesi.

Selam ve Dua ile.

 

Yazarın Diğer Yazıları