Siyasi Partilerin encümen listeleri, il başkanları ve milletvekillerinin yerel seçimlerde ki en büyük sınavı olacak.
Siyaseti akraba ilişkileri ve duygusal refleksler üzerine kuranların gerçek niyetleri 18 Şubatta ortaya çıkacak.
Bu anlamda Erdoğan ve Bahçeli’ye büyük görevler ve sorumluluklar düşüyor. “Kral’dan fazla kralcı” havasındakilerin emrivaki siyasetine fırsat verilmemesi gerekir diye düşünüyorum.
Özellikle encümen tespitinde ince eleyip sık dokunulması gerekir.
Aday tespitinde yaşanan yanlışlık burada tekrarlanmamalı. Daha önceki yazılarımda da belirtiğim gibi bu iş ciddi kırılmaya yol açabilir.
Birileri şimdiden bir takım isimler üzerinden spekülasyon yapmaya başladı lakin, bu hem kendisi için, hem partisi için hüsran olacak bekleyip görelim.
Büyük İslam alimleri der ki, “kim ihtirasla bir şeyi istiyorsa, o şey onun imtihanı olur.”
Bakınız; Kendi olmadan o işin başarılamayacağı saplantısına kapılan megaloman tipler kendilerinin, ait oldukları toplumun ve memleketlerinin, hatta dünyanın başına bile bela olurlar.
Özetle ben varsam ne ala, ben yoksam kasırga tufan diyen tiplere dikkat edilmesi gerekir.
Bu sözün kime kimlere gittiğini artık açık, açık söylemeye gerek yok sanırım.
Evet; Şehir beklediği değişimi, görür mü?
Bilmem…
Lakin seçmen “eski hamam, eski tas” istemiyor.
Encümen listelerinde il başkanlarının veya Milletvekillerinin iş ortağı, akrabası, kankası olursa bunu halka anlatmak zor olabilir.
Bakınız, yerel seçimlerde encümen tespiti çok önemli.
Mesela, 4 yıllık dönemde Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz ile çalışan encümenlerin verimli olduğunu söylemek mümkün değildi. Söz konusu encümen üyeleri, kişilik olarak iyi olabilir lakin Belediye Başkanı Yanılmaz’a katkıda bulunduklarına şahitlik edemedik, çünkü liyakatli insan sayısı çok azdı.
Encümenler dahil Belediye başkan yardımcıları ve şube müdürlerinin hiç biri Sayın Yanılmaz’ı tamamlayamadı, onun hızına yetişemedi. En güvendiği isimler onu yarı yolda bıraktı. Yanılmaz ‘da bıraktığı eserlerle şehirde “iz” bıraktı.
Mücahit Yanılmaz 31 Mart seçimleri için yeniden aday gösterilmedi lakin partideki görevi daha şimdiden birilerini korkutmayı başardı.
Yeniden aday gösterilmemesi ile ilgili ağzından tek bir kelime bile çıkmadı. Aldığı terbiye, teşkilatçı ruhu ve sabrıyla Şahin Şerifoğulları’nı nezaketten ziyaret ederek, Belediye çalışmalarını aksatmadan, bütün parti programlarına katıldı.
Daha genç yaşta aldığı Milli görüş terbiyesi ve nezaketi ile hep dikkat çekti.
Bazen yanlış anlaşıldı, ama o yılmadı. CHP Milletvekilli Gürsel Erol birçok kez çalışmalarından dolayı kutladı.
Lakin kendi dava arkadaşları hep kuyusunu kazdı, ama başarılı olamadı. O yine dim dik ayakta, tek başına bile kalsa mücadele eden Recep Tayyip Erdoğan’ın kader arkadaşı olarak “Benim davam ve sevdam Elazığ“ diyerek, gönül belediyeciliğini iyi bilen siyasetçi olarak Elazığ’ın tarihine geçecek yatırımlara imzasını attı.
Bakara Suresi, 155 Ayetinde: “Ant olsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele.” diyor.
Sonuç olarak;
Adaylar sahada olsa da, siyaset kitlendi 19 Şubat bekleniyor.
19 Şubatta kızıl kıyamet kopacak. Birileri hemen havlu atarken, birileri de hızını alamadan başka partilere göz kırpacak.
Encümen listelerine girmeyenler şunu bilsin ki;
Sakın, ”biz olmasak, bunlar bir şey yapamaz” demeyin. Allah size ya da bir başkasına muhtaç değil. Şükredin, ama unutmayın, veren Allah alır da, verince şükredip, alınca isyan etmeyin. Hem bir şeyin ikramı biraz imtihan, biraz liyakatle ilgilidir.
Selam ve Dua ile.
