15 Temmuz benim en hüzünlü yanım…
Çünkü, yatakta basıp şafakta asacaklardı aziz Milletin evlatlarını.
Vatan, millet, din, iman, bayrak sevgisini terk etmiş hatta, vicdan eksenini kayıp etmiş CİA tasmalı hainlerin darbe ve işgal girişimi Papa ‘ nın gizli kardinali tarafından organize edilmiş 249 Şehit vermiştik o kara günde.
Evet ihanet ayrı, Cehalet ayrı lakin bunların yaptığı ne islam geleneği ile, ne de insanlıkla alakası yoktu.
Bunların yaptığı ne Said’i Nursi ile özleşti, ne de İslam geleneği ile özleşti. Bunlar, hizmettin içini beyaz, dışına siyah kabul ettiler.
Başaralı olamadıkları için bu tür girişimlerini bundan sonrada devam edeceklerdir.
Çünkü Türkiye bağlamında değil, uluslararası sistemin inşası noktasında Türkiye yi, beli eksenlere çekme orada tutma ve Türkiye üzerinden bir takım hedeflere ulaşma için mücadele vereceklerdir. Türkiye ellerinden kaydığı için ellerinde tutmak istiyorlar.
Burada verilecek cevap Türkiye içinde birlik ve beraberliğin ortaya koyulması ve uluslararası toplumun da desteğinin devam etmesidir. Elbet Türkiye nin karşısında bir takım çevreler Müttefiklik maskesi altında düşmanca faaliyette bulunacak ama, bunun yanında dost kardeş ülkelerinde olduğunu unutmamak gerekir.
Unutmamak gerekir ki, dost ve kardeş ülkelerin 15 Temmuz sonrası yaklaşımları olmamış olsaydı belki daha farklı şeyler gelişebilirdi.
15 Temmuz ‘da Halkımız gibi başarılı bir sınav veren dostlarımız var. Onun için 15 Temmuz süreci şekil şartları itibarıyla her ne kadar Türkiye ye karşı yapılmış olsa da aslında bölgede ki yerel irade ile küresel irade arasında bir çatışmanın önemli bir dönüm noktasıdır. Türkiye de yapılmak istenen zaten farklı coğrafyalarda devam ediyordu.
Millet olarak, yaşananlardan vazife çıkarmak gerekir diye düşünüyorum.
CİA tasmalı Fetö’nün talimatları ile kendi ülkesine ve insanına ihanet etmeyi, Din’e hizmet gibi, İslam’a ve Kur’an’a hürmet gibi anlayacak bağımlıların olduğunu, bu beyni narkozlanmış, kalbi efsunlanmış fanatik insanların, hallen var olduğunu unutmamak gerekir.
Şimdiii…
Daha önce 15 Temmuz gecesi Salaların okunmasını gerektiğini istemiş ve inanan her kesimin sokaklarda tıpkı o kara gecede olduğu gibi nöbet tutulması gerektiğini yazmıştım.
Elhamdülillah isteğim gerçekleşti. İnananlar sokakta olacak.
Çünkü, o gece vücudumuzda ki MENTAL yorgunluk eminim atılmış olacak,
Sümüklü FETULLAH ve Azazilin(Şeytanın) çocukları bizleri yekinen takip edecek.
O gece Devletimizin yanında Sayın Erdoğan’ın yanındayız, Milletle kol kolayız, Vatanımızın ve Milletimizi böldürmeyiz mesajı vereceğiz.
O gece Dava kardeşleri olacağız, Evvel refik badel tarik… Olacağız.
Evet o gece aziz Milletin üzerine kurşun yağdıranlardan, Vatan kahramanı Ömer Halis Demir’i şehit eden hainlerden hesap soracağız.
Çünkü o gece bizim gecemiz.
O gecede kayıp ettiklerimiz bizim hızımızı kesmemeli. O geceyi o gece gibi yaşamalıyız.
Çünkü o geceyi bize galip kılan bu ülkenin görünmez meçhul askerleri, bedrin aslanları, uhudun yiğitleri, hendeğin fedaileri, Çanakkalenin 15 lileri ve memleket sevdalıları var.
O gece de rahmet var, o gecede hüzün var o gecede gözyaşı var….
O gece kol kola, omuz omuza olalım.
Selam ve Dua ile.
