Cengiz GÜLAÇ

TEHLİKENİN FARKINDA MIYIZ?

Cengiz GÜLAÇ

Geçtiğimiz ay FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklanan bir sosyal medya fenomeni hakkında bir yazı yazmıştım. Hani şu kendisine derin abi süsü veren şahıs, okuyanlar hatırlayacaktır.

Afrin operasyonu sonrası sosyal medyada birbirimizle didişmeği az da olsa bıraktık ama bu durum sosyal medyanın toplumda yarattığı ayrışmanın bittiği anlamına gelmiyor. Sosyal medyayı maalesef iyi kullanamıyoruz. Sürekli olarak farklılıklarımızı bir kavga sebebi haline getiriyoruz.

Defalarca yazdığımı hatırlıyorum. Sosyal medya üzerinden terör örgütleri sürekli olarak insanlar arasına nifak sokuyor. Biz onların kimi zaman ülkücü, kimi zaman muhafazakar, kimi zaman solcu vs olduklarını zannediyoruz. Ama durum hiç de böyle değil.

Daha önce yazımda bahsettiğim FETÖ’den tutuklanan şahsın telefon tapelerini okuduğunuzda resim daha da netleşiyor. Şahıs örgüt mensuplarıyla görüştüğünde talimatlar veriyor. Herkesin beşer tane feyk hesap açmasını ve yapacakları paylaşımlar için beklemelerini söylüyor.

Bütün sosyal medya paylaşımlarını yönlendiriyor. Bizler de tanımadığımız ve kendilerini farklı kimliklerle tanıtan bu kişilerin paylaşımları üzerinden birbirimizle didişiyoruz.

Biraz dikkat etsek, aslında bu tür oyunlara gelmeyeceğiz. Ama maalesef hepimiz de zaman zaman hatalar yapıyoruz.

Birçoğumuzu hedef gösteriyorlar. İtibar suikastlığı yapan feyk hesaplar yüzünden birçok kişi hakkında olumsuz ve haksız kanaatler ediniyoruz.

Demem o ki, dikkatli olalım. Sosyal medyayı olduğundan fazla abartmanın bir anlamı yok.

Ben artık tanımadığım insanların beni hedef göstermesine hem alıştım, hem de umursamıyorum. Nasıl olsa pislikleri er ya da geç ortaya çıkıyor.

İlk zamanlar moralimi bozduğumu itiraf etmeliyim. Ama FETÖ dosyalarını öğrendikçe paylaşımları ciddiye almamaya başladım.

KONUYU NASIL BULUYORUM?

Düzenli olarak her hafta en az 2-3 yazı yazmanın zor olduğunu bu işi yapan arkadaşlar çok iyi bilir. İlk başta çok büyük heyecanla başlayıp birkaç hafta sonra yazı konusu bulmada zorluk yaşayan arkadaşlarımız da oluyor.

Yerelde konu bulmak daha da zor. Kabul edelim, Elazığ küçük bir şehir. Sürekli olarak aynı konuları işlemek de olmuyor.

Bana en çok sorulan soruların başında yazı konularımı nasıl bulduğum geliyor.

Açıklıyorum, çok kolay…

Konu sıkıntısı mı çektim, Fırat Gazetesinden dostlarım Deniz Aslan ve Hikmet Gökçe Güray’ı arıyorum. Yemek ısmarlamaları şartıyla yanlarına gidiyorum. Hem karnımı doyuruyorum hem de sohbet ederken aklıma mutlaka bir konu geliyor.

Deniz ve Gökçe benim ilham kaynağımdır diyebilirim! (Şimdi yandınız işte!)

Birkaç gündür kafam çok dolu. Haftaya hızlı girmem lazım. Sevgili Gökçe ve Deniz, yemek ısmarlar mısınız?

 

Yazarın Diğer Yazıları