Cengiz GÜLAÇ

SİZ ŞEHRE BÖYLE Mİ SAHİP ÇIKIYORSUNUZ?

Cengiz GÜLAÇ

            Haberkent Gazetesinde yazdığım dönemlerdi. Medya ve siyaset camiasını çok iyi tanımıyordum. Gerçi şimdi de tanıdığımı söyleyemem…

            Haberkent yeni kurulan bir gazete olmasına rağmen beğenilmeye başlamıştı. Yazılarımın okunduğunu gördükçe mutlu oluyordum. Dedim ya medya mahallesine uzaktım. Hakimiyet Gazetesinin el değiştirildiği konuşuluyordu. Ne satanı tanıyordum, ne de alanı…

            Hakimiyet Gazetesinin yayın politikasıyla ilgili dedikodular dolaşıyordu. Herkes bir şeyler fısıldıyordu. İnsanların kalitesini geç anlayan ben, medya mahallesini de çok iyi bilmeyince dolduruşa gelip ha bire Hakimiyet’e çakıyordum!

            Hakimiyet’in sahibi Ahmet Toprak arkamdan “Ben bu Cengiz’i hiç tanımıyorum. Neden benimle uğraşıyor acaba?” dediğini duyuyordum. Sonra bir gün Star Gazetesinden Serkan’la bir kafede otururken Ahmet Toprak içeri girdi. Yüz yüze meselelerimizi konuştuk. Gergin bir atmosferde başlayan konuşma on dakikada yumuşadı. Karşılıklı niyetlerimizin kötü olmadığını anlamıştık.

            Ahmet Ağabeyimle dostluğumuz ilk böyle başladı, bugüne kadar da artarak devam etti.

            Hakimiyet’e geçmeden önce her ne kadar ara ara eleştirsem de her ortamda insanlara “Eleştirdiğiniz, beğenmediğiniz, bir yerlerin çıkarttığını iddia ettiğiniz gazete kalite olarak hepinizi geçiyor beyler” dediğimi çok iyi hatırlıyorum. Gerçekten de Hakimiyet bütün dedikodulara rağmen ses getiriyordu. Kalitesi artarak devam etti.

            Ahmet Ağabeyle samimiyetimiz artınca gördüm ki, dedikoduların doğruluk payı yokmuş. Ahmet Toprak bizatihi gazeteyle ilgileniyormuş…

*****

            Aynı Ahmet toprak çok büyük fedakârlıklarla başkanlığını yürüttüğü Elaziz Belediyespor’u amatörden alıp 3. Lige çıkartmayı başarmıştı. Geçen yıl uzatmalarda play off şansını kaçırmıştı.

            Bu seneye çok kötü başlamalarına rağmen Ahmet Ağabey gerekli önlemleri aldı. Alaattin Tutaş Hocanın da müthiş performansıyla son maçta plaf offa kalmayı başardılar.

            Bugüne kadar Sayın Mücahit Yanılmaz’ın haricinde hiçbir kişi ve kurumdan yardım almadan Ahmet Toprak mücadele etti. Sayın Yanılmaz’ın sırtındaki Elazığspor yükünü de düşündüğünüzde sıkıntıyı tahmin edebiliyorsunuz. Mücahit Bey her yere yetişmek zorunda mı?

*****

            Bugüne kadar bir iki istisna hariç Elazığspor topuna hiç girmedim. Yönetimde olduğum için taraf olduğumdan köşemi Elazığspor’a ayırmamaya özen gösterdim. Belli ki yanlış anlaşılmış. Artık bazı şeyleri yazmaya başlayacağım. Elazığspor’u sonra yazarız…

            Ahmet Toprak’ın ticarette, medyada, sporda yakaladığı başarı muhakkak ki takdiri hak ediyor. Lakin şehre baktığınızda bir tebrik bile kendisinden esirgeniyor.

            Sayın Valim, bu şehirde iki tane profesyonel kulüp var. Bir gün dahi olsa Elaziz Belediyespor ne yapıyor, ne ediyor, merak ettiniz mi? Sembolik de olsa bir katkı sağlamayı düşündünüz mü? Katkı sağlamayı geçtim, bir tek gün olsun moral vermek hiç mi aklınızdan geçmedi?

            Elaziz Belediyespor bu şehri farkında olmasak da layıkıyla tanıtıyor. Sezon boyunca binlerce insan Elazığ’a geldi. Oteller para kazandı. Yöneticileri Elazığ’ı gezdi. Elazığ’ın tanıtımı adı altında bugüne kadar kaç kişi şehre çekebildik, bilenimiz yok.

            Sayın Valim, keşke en azından bir tebrik etseydiniz…

            Sayın vekillerim, ETSO Başkanım, Sayın Rektörüm, Sayın oda başkanlarım, STK başkanlarım… Ahmet Toprak’a bir selam verince borçlu kalmazsınız, korkmayın!

            Bu takım dışarıda Elazığ’ın takımı olarak biliniyor, Ahmet Toprak’ın babasının malı değil! Sizler Elazığ’a böyle mi sahip çıkacaksınız?

*****

            Cuma günü saat 16:00’da play off maçı var. O gün Elazığ’ın gerçek sahipleri eminim ki tribünlerde olacaktır.

            Buradan Serkan Çayır’a, Mücahit Biçer’e, Ferhat Çiçek’e, Mehmet Alan’a, Muhammet Arslan’a ve dahi tüm taraftarlara seslenmek istiyorum. Cuma günü takımımıza sahip çıkalım, Ahmet Toprak’ı ve futbolcularımızı yalnız bırakmayalım…

*****

            Ve eskiden Haberkent’teyken ara ara çakmaktan zevk aldığım Ahmet Ağabey…

            Tarih yazmaya devam ediyorsun. Kim ne derse desin, gazeteciliğin hakkını tüm olumsuzluklara rağmen veriyorsun. Sıfırdan bir kulübü ayakta tutup, imkânsız gibi görünen başarılara imza atmaya devam ediyorsun. Gönülden başarılar diliyorum…

            Arada bir nefsime uyup köşemde sana dokunduruyorum, o kadarcık da olsun! Değil mi ama?

            Bak canımı sıkma!

Yazarın Diğer Yazıları