Cengiz GÜLAÇ

ŞEREFSİZLER DURMUYOR

Cengiz GÜLAÇ

Kaç sefer yazdım, hatırlamıyorum. Sosyal medyada kaç paylaşımda bulundum, sayısı aklımda bile değil…

            FETÖ’nün beli kırıldı ancak tehlike devam ediyor. Nasıl mı?

            15 Temmuz hain darbe/işgal girişiminden sonra Elazığ’da FETÖ’nün il imamı tutuklandı. Daha sonra darbeye rağmen FETÖ’nün il imamı atadığını, belli yerlerde imam ve abla atamaya devam ettiğini biliyor muydunuz?

            Güçleri eskisi gibi kalmamakla birlikte yapılanmaya devam edip, özellikle sosyal medyada toplumu birbirine düşürmeye devam ederken, ortalık mağduriyet edebiyatı yapandan geçilmiyor.

            Soruşturmalara neler yansıyor neler…

            Ablanın biri telefonda konuştuğu örgüt üyesine şöyle diyor: “Bizim müdür Fetullah Hocaya FETÖ diyor. Çok zoruma gidiyor. Ne yapayım, çayına zehir mi katayım? Öldürmek istiyorum!” Örgüt üyesi, acele etme, gerek yok şimdi diyor.

            Sürekli olarak Hulusi Akar ve Hakan Fidan paylaşımlarında bulunup kendisine derin adam süsü veren sosyal medya kahramanı olan şerefsiz telefonda görüştüğü örgüt üyesine neler söylüyor, neler…

            Sosyal medyada paylaşımda bulunmadan önce aralarında istişare ediyorlar. Talimat gelmesi halinde paylaşımda bulunacaklarını söylüyorlar.

            Vali yardımcılığı yapan şerefsiz asker PKK’ya operasyona giderken Bylock üzerinden PKK’lıları uyarıyor. Bu da mı gol değil der gibi, bu da mı mağdur!?

            Soruşturmaya bakan bütün savcıların infaz edileceğini aralarında konuşuyorlar. O şerefli Cumhuriyet Savcılarımızın, hakimlerimizin aileleri hakkında hakaret içeren şeyler konuşuyorlar. Bizlerde savcılarımıza, hakimlerimize destek olup, emeklerinin hakkını vermek yerine, salyalı ağızlarımıza bir mağduriyet edebiyatıdır tutturmuş gidiyoruz.

            Defalarca anlatmaya çalıştım. Sosyal medya FETÖ uşağı kaynıyor. Kimisi kendisine Erdoğan sevdalısı süsü vermiş, kimisi kendisine ülkücü süsü vermiş, kimisi de kendisine Atatürkçü süsü vermiş… Tutuklandıkları zaman da yaygarayı kopartıyoruz, filandan FETÖ’cü olur mu diye. Saflıkla salaklık arasındaki çizgi bu kadar da ince olmamalı!

            Mesela… Bir kadın tutuklanıyor. Bylock dahil her bir bok var. Hemen FETÖ artıkları sosyal medyadan toplumu yönlendirmeye başlıyor, çocuğu var, ayıp değil mi, bundan FETÖ’cü mü olur…?

            Kadın kendi çocuğunu düşünmüyor, dirhem nedamet getirmiyor, savcı mı çocuğunu düşünecek? Sen önce pişmanlığını bir göster. Devletine, savcına yardımcı ol. Örgütün çökertilmesine yardım et. O savcı da vicdansız değil ya, gereğini yapar.

            Kimsenin umurunda olmayacak ama…

            Dikkatli olmalıyız. FETÖ alçak, şerefsiz ve çok tehlikeli bir örgüt. Halen daha yapılanmaya çalışıyorlar. Toplumda huzursuzluk çıkartıp insanları karşı karşıya getiriyorlar.

            Şu mağduriyet edebiyatını bir tarafa bırakıp savcılarımıza, hakimlerimize güvenelim. En nihayetinde dosyalar onların önünde. Kimseyle kişisel husumetleri olamaz. Elbette delil yoksa kimseyi adliyelerde süründürüp mağdur etmek istemezler…

            Ara ara şu sosyal medya hallerini hatırlatmaya devam edeceğim…

            Bir de şu Bylock meselesi var. Ne olduğunu yeterince bilmiyoruz. O konuda da yazı yazacağım.

           

Yazarın Diğer Yazıları