Elazığ’a yatırım getirmeye çalışıyoruz. Sayın Valimiz başta olmak üzere siyasilerimiz, STK’larımız her vesile ile yatırımcılara destek olacağını açıklıyor.
Yerli yatırımcıyı geçtim, yabancı yatırımcının gelmesi için bile herkes elinden geleni yapıyor. Sayın Valimizin Dubaili iş adamlarını yatırım için Elazığ’a davet etmesi hepimizi heyecanlandırmıştı.
Cazibeli iller kapsamına Elazığ girince bu sefer şeytanın bacağını kırdığımızı düşünmüştük. Elazığ’a firma yağacaktı. Hepimiz zengin olacaktık! Havyardan nefret edecek kadar çok yiyecektik! Klasik züğürt hayalleri…!
Sonuç…
Bu memleketten bir halt olmaz! Nokta…
Neden mi?
Biliyorsunuz, Ziraat Bankası bir devlet bankasıdır. Birçok ilde Ziraat Bankası’nın “Girişimci Şubeler” adı altında açtığı şubeleri var. Bir tanesi de Elazığ’daydı.
Bu şubeler 5 milyon TL üzerinde hacme sahip firmalara hizmet veriyor. Yatırım yapma gücü olan firmaları destekliyor ve bu firmalarının istihdam sağlamasında yardımcı oluyor.
Yaklaşık olarak 100 kadar firma bu hizmetten faydalanıyordu. Cazibeli iller kapsamında yatırım yapacak firmaları da düşündüğünüzde sayı artacaktı veya artması bekleniyordu.
Şöyle bir örnek vereyim…
Seza Çimento ilimize, hatta Doğu Anadolu’ya yapılan en büyük özel sermaye yatırımıdır. Böyle bir yatırımı yapmak isteyen ve banka desteğine ihtiyacı olan bir firma için bu tür şubeler çok önemli.
Bu şube iki hafta kadar önce kapandı. Malatya, Erzurum gibi illerde halen daha hizmet veriyor ama artık Elazığ’da yok.
Demek ki neymiş, cazibeli yatırım meselesi hikâyeymiş! Bizatihi devlet, Elazığ’da desteklenmeyi gerektirecek bir yatırım olacağına inanmıyormuş…
Ziraat Bankası’nın Bölge Müdürlüğü Elazığ’da. Öğrendiğime göre Bölge Müdürü bu şubenin kapanmaması için uğraşmak bir tarafa, bizatihi kapanmasını teşvik etmiş! Lütfedip bir açıklama yaparsa işin aslını öğrenebiliriz.
Bu şubenin kapanmasının ne anlama geldiğini valimiz, vekillerimiz biliyor mu acaba? Haberleri var mı? Haberleri varsa engellemek için bir çaba harcadılar mı?
Dubaili gelsin, Katarlı gelsin, iyi, hoş da… Yatırım yapılamayacağı öngörülen bir ile kim, niye gelsin?
Devlet bizden bir halt olmayacağına inanırken elin Arap’ı, başka şehrin yatırımcısı ne diye gelsin buralara da riske girsin?
En azından birilerinin bu konuyu açıklık getirmesi lazım. Önemsiz bir mesele ise bilelim de boşuna cazgırlık yapmayalım. Yok eğer Elazığ için bir kayıpsa, telafisi için çaba gösterelim.
Evet Sayın Valim, Sayın Vekillerim…
Meseleyi açıklığa kavuşturur musunuz?
Veya meseleye bir çözüm bulabilir misiniz?
En azından sizce bu bir mesele mi?
Başka sorum yok, tanık sizindir!
