Cengiz GÜLAÇ

ELAZIĞ'DA TANIDIĞIM İLK DOLANDIRICI!

Cengiz GÜLAÇ

            Ankara’da bir süre avukatlık yaptıktan sonra Elazığ’a yeni dönmüştüm. Çok fazla insan tanıdığımı söyleyemezdim. Zira ailemizde ne siyasetle ne de ticaretle uğraşan birileri vardı…

            Kendi akrabalarımızdan, eski okul ve mahalle arkadaşlarımdan başka Elazığ’da kim kimdir, necidir, pek bilmiyordum…

            Büroyu açtıktan sonra yavaş yavaş iş gelmeye başlamıştı. Elazığ’daki ilk dolandırıcıyı büro açtıktan sonra tanıdım.

            İsmini yazmamı beklemeyin lütfen. Zira isminden, cisminden çok, insanlarımızın ruh hali çok daha önemli.

            Bu şahıs üç beş müvekkilimi dolandırmıştı. Daha başka mağdur olanlar var mıydı, duyuyordum ama şahsen tanımıyordum. Şahıs o dönem imam hatip lisesinde öğretmenlik yapıyormuş. Aynı zamanda da inşaat işiyle uğraşıyormuş.

            Mağdur sayısının fazla olduğunu duyunca merak ettim sordum; “Bu adama nasıl inandınız?” diye. Aldığım cevap işte bu yazının konusudur sevgili okur. Mağdurlar dolandırılma sebepleri için şöyle demişlerdi:

            “Yav dedim imam hatipte öğretmendir, Allah’ın emrini biliyordur, ondan güvendim!”

            Ben de cevaben diyordum ki; “Benim eşim de öğretmen. Yarın bir gün tayini imam hatip lisesine çıksa peşinen alim mi olacak? Ne alakası var canım, adam normal bir devlet memuru işte…!”

            Burada niyetim imam hatip liselerinde öğretmenlik yapan insanları zan altında bırakmak değil. Hepsi de çok değerli, saygıyı hak eden öğretmenlerimizdir muhakkak ki.

            Amacım, zaman zaman köşemde dile getirmeye çalıştığım gibi, insanımızın çok rahat Allah ile aldatılıyor olması. Üstelik Allah Kur-an’da bizi bu konuda uyarmış olmasına rağmen…

            Tekrardan anlattığım olaya dönecek olursak…

            Sonra tesadüf bu ya, hanımın tayini imam hatip lisesine çıktı! Üstelik benim eşim hem de imam hatip lisesi mezunu!

            Yanisi…

            Anlayın işte!

            Ee, bir güzellik yaparsınız artık!

GAZETECİNİN SIRTINDAN KAHRAMAN OLMAK!

            Bu yazıyı 10 Ocak günü yazacaktım. Yani 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler günü vesilesiyle yazmayı düşünüyordum. Biraz geç bir yazı oldu ama neyse artık…

            10 Ocak günü birçok kişi mesajlar yayınladı, sosyal medyadan yazıp çizdi. Genelde kutlama mesajları şöyle başlıyordu:

            “Şunu yapmayan, bunu yapmayan, şöyle davranan, bilmem nasıl olan, kahraman, cesur gazetecilerin gününü kutlarız…!”

            Bunları yazanların çoğu senede bir tane gazete alıp okumaz.

            Bir gazetecinin başına bir şey gelse, belki de ilk taşı o atar, hakaret eder, gerektiğinde vatan haini ilan eder.

            Muktedirin karşısında ceketinin hangi düğmesini ilikleyeceğini şaşırır ama gazeteciden her gün muktedirle kavga etmesini bekler.

            Hayatında bir gün olsun herhangi bir özgürlüğü dert edinmemiştir ki basın özgürlüğünün kıymetini anlasın,…

            Lütfen gazetecilerin sırtından kahramanlık yapmayın…

            Gazeteciler işsiz kalıyor, en babası ancak asgari ücretle evini geçindirmeye çalışıyor, hakarete uğruyor, darp ediliyor… Ortaya çıkmıyorlar. Sonra da çıkıp cesur gazetecilerin gününü kutluyorlar! Hem de kafalarına göre etik kurallar koyarak!

            Bir gün de siz kahraman olun, gazeteciler sizi tebrik etsin!

CEVAP VEREMEDİM

            Yazılarımı çok kişi beğeniyor, çok kişi de eleştiriyor. Hepsi de kıymetli benim için.

            Ama Muhlis dedi ki; “Her şey iyi, hoş da… Sende ne eksik biliyor musun? Sende devrimci ruh yok!”

            Önce bir şeyler kekeledim… Kelimelerin boğazımda düğümlenmeye başladığını fark ettim…

            Sonra sustum!

            Her ne söylersem söyleyeyim, söylenmiş sözün kuvveti ve samimiyeti karşısında, öylesine usulen, söylenmiş olmak için söylenecekti!

            Muhlis dedi sende devrimci ruh yok!

            Ah Muhlis ah…

            Muhlis….

Yorumlar 1
Kasım MOLLA 05 Şubat 2021 02:39

Neyi devirecek,yerine neyi koyacağım,Muhlis! Deseydin.Eger gerekliyse O nu zaten Hz.FahriKainat EFENDIMIZ SAV.yapti.Elhamdulillah.

Yazarın Diğer Yazıları