Cengiz GÜLAÇ

BARİ GELMESİNİ BEKLESEYDİN!

Cengiz GÜLAÇ

Memlekette bu kadar çok duayen gazeteci varken en son konuşacak kişinin ben olduğumu biliyorum! Kendi çapımızda bir şeyler yapmaya çalışıyoruz işte…

            Elimden geldiği kadar Türkçeyi katletmeden, avukatlık arası kadrosuz işçi statüsü gibi köşe yazarlığı yapmaya çalışıyorum, hepsi bu. Duayen çöplüğünü tahrik etmeden bir iki kelam etsem, kızmazsınız inşallah!

            Eleştirinin ve kişilerin konu edindiği yazıların yerel basında okuyucu tarafından ilgi gördüğünün hepiniz farkındasınızdır. Aslında bakarsanız ilginç bir durum değil. Hemen hemen her yer böyle…

            Marifetin iltifata tabi olduğunu unuttuğumuzu kabul edelim. Birisi hakkında olumlu iki kelam ettiğinizde adınız hemen “yalakaya” çıkıyor! Bu da yanlış. Doğrusu ifrat ve tefrit çizgisini dengelemektir.

*****

            Geçenlerde bir arkadaşım WhatsApp’tan bir link göndermişti. Açtım baktım Sevgili Kayahan Topal’ın bir köşe yazısı…

            Kayahan’ın, “Elazığ’ın Yeni Valisi Ne Yapmak İstiyor?” başlıklı yazı okuyucuda merak duygusunu uyandırıyor. Bir memurun amirini eleştiremeyeceğini bildiğim için içeriği tahmin etmiştim ama kabul edeyim başarılı bir başlık olmuştu.

            Yeni valimizin Twitter’da yaptığı bir paylaşımı fırsat bilip Sevgili Kayahan Vali Beye iltifatlar ediyordu. Marifet iltifata tabi olmalıydı ammaaaa…

            Sevgili Kayahan, babanı sevmem ama biliyorsun, seni severim. Zarar görmeni, imajının zedelenmesini istemem…

            Daha Vali Bey Elazığ toprağına adımını bile atmamışken bu neyin iltifatıdır? Biz bari üç beş ay hasbihal ettikten sonra yalamaya başlıyoruz! Hele bir dur ya hu!

            Anlıyorum, amirine hoş görünmek istiyorsun ama bu seviye sana zarar verir. İltifat ettiğin insanların yanında da uzun vadede sözünün kıymeti harbiyesi kalmaz.

            Hani geçen gün birileri ısmarlama bir haber yapmıştı ya… “Bu Müdür De Çok Oldu!” başlıklı haber vardı ya, onu söylüyorum.

            Bu tür atraksiyonlara ihtiyacın yok. Milyonlarca gencimizin işsiz olduğu bu ülkede liyakatin haricindeki yükselme trendin zaten dedikodulara sebep oluyor. Kendini niye tartışmaya açıyorsun?

            Kongrede köşelerinde çapsız duayenlerle liste yapma telaşı sana düşmüyor. Böyle davranırsan bir gün gerçekten birileri çıkıp bu müdür de çok oluyor der. Benimkisi dost tavsiyesi, uyup uymamak sana kalmış.

            Dediğim gibi Sevgili Kayahan, babanı sevmem ama sana kıymet veririm. Hele bir Vali Bey gelsin, makamına otursun… Sonrasında başlarsın! İcap ederse beraber başlarız! Ama adamcağız daha gelmeden bir memurun amirine abartılı iltifatı kimseye inandırıcı gelmez…

            Eleştirimi dikkate alıp almamak senin takdirindedir. Ben senin yerinde olsam duayenlerden uzak dururdum! Türkçen fena değil, kendini köreltme!

            Hele kongre listeleri yapmak…

            Babana selam söyle!

Yazarın Diğer Yazıları