ETSO seçimleri sonunda Sayın Asilhan Arslan kazanmıştı. Seçim sonrası bir yazı yazmış kendisine başkanlık görevinde, rakibi Sayın İdris Alan’a da bundan sonraki hayatında başarılar dilemiştim. Daha sonra Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası hakkında hiç yazı yazmadım.
ETSO başkanı Asilhan Beyi aday olmadan önce tanımıyordum. Aday olduktan sonra birkaç sefer sohbet etmiştim ama süre olarak çok az sayılırdı.
Kendisi hakkında olumlu bir kanaatim vardı. Dışarıdan bakınca temiz bir ismi, beyefendi bir duruşu vardı. Ama kanaatimin asıl sebebi tahminlerimle, dışarıdan bakınca Asilhan Beyin duruşuyla alakalıydı. Somut bilgim yok denecek kadar azdı.
Geçen akşam yerel basınımıza yeni bir heyecan getiren Sayın Mustafa Fevzi Koç ile bir çay bahçesinde buluşacaktık. Gittiğimde baktım Mustafa Asilhan Beyle oturuyor. Ben de oturdum ve Asilhan Beyle ilk defa adam gibi orada sohbet ettik.
Sohbet esnasında tabii ki niyetim Asilhan Beyi test etmek değildi ama konuşurken fark ettiğim bir şeyi masadakilerle de paylaştım. Bir ara sohbet konumuzla alakalı olarak Asilhan Beye “Sizinle aynı fikirdeyim” dedim ve “Farkında mısınız, bu akşam ne çok sizinle aynı fikirdeyim dedim?” diye de ekledim.
Aynı fikirleri paylaştığınız insanlara daha fazla yakınlık hissedersiniz, bu çok normal bir sonuç. Ben de birçok konuda Asilhan Bey gibi düşünüyordum, hoşuma gitmedi dersem yalan olur.
Sohbet konumuz daha çok ekonomi ağırlıklıydı. Ülkenin ekonomisi nereye gidiyor, Elazığ için neler yapılabilir…
Her vesileyle ekonomi konusundaki cehaletimi söylesem de, sözlerinin altı dolu bir insanı anlayabildiğimi, var olan cevheri anında yakalayabildiğimi zannediyorum. Bunun için ekonomi bilmeye gerek yok. Muhatabınızın neyi nasıl anlattığı yeterli…
Asilhan Bey Avrupa, Asya, Afrika vs birçok ülkeyi gezmiş. Farklı kültürlerdeki insanlarla ticaret yapmış. Dünyayı tanıyor.
Tanıma derken, bizim uluslararası seks turizmine katkı sağlayan sonradan görme tombul, muhafazakâr kıro amcaların yurtdışı tecrübesinden bahsetmiyorum! Gerçekten dünyayı tanımaya çalışan bir işadamımızdan bahsediyorum.
Sayın Tolga Ağar da dünyayı tanıyan birisi. Bilgi birikimini Elazığ siyasetine aktarırsa çıtayı daha da yukarı çekmiş oluruz. Arık sadece yerel siyasetle bir yerlere gelmek mümkün değil. Sekiz köşe şapkayla taşra edebiyatı yapıp dünyanın konuştuğu konuları takip edemezsiniz.
Sıradan sorular, sıradan beklentiler, söylenmiş olmak için verilen samimiyetsiz cevaplar… Gına geldi dinlemekten.
Tolga Bey ilk aday olduğunda yerel konulara ne kadar hakim diye eleştirilmişti. Bense yerelden uzak diye beklenti içine girmiştim. Tekrar ediyorum, inşallah bize benzetmeyiz!
Neyse…
Elazığ adına çok sevindim. Asilhan Beyi hem konusuna hakim gördüm hem de Elazığ konusunda heyecanlı gördüm. İnşallah şevki kırılmadan devam eder.
Ticaret Odası ne işe yarar, ne yapar… Çok fazla umurumda değil aslında. Elazığ vitrininin kalitesi, vizyonu artarsa şehir kendiliğinden kalkınır.
O buna şunu demiş, şu bunun adamıymış, filan gelirse şöyle olacakmış… Bıkmadan, usanmadan yaptığımız dedikodularla şehir bir arpa boyu yol ket etmedi.
Güzel insanları destekleyelim. Bir yeri güzel yapan içindeki insanlardır.
Elazığ güzel bir şehir ve içinde desteklenmeyi bekleyen çok sayıda güzel insan var.
