Cemil TURGUT

KAZANDIKLARIMIZ  KAYBETTİKLERİMİZ

Cemil TURGUT

On altı yıllık Ak Parti iktidarı döneminde neler kazandığımıza şöyle bir baktığımızda ülkemizin; dış politika, terörle mücadele, ulaşım, sağlık, konut ve alt yapı gibi alanlarda ciddi mesafe aldığını söyleyebiliriz.

Yürütülen dış politikayla ülkemizin dünya devletleri arasındaki itibarının genellikle arttığını söyleyebiliriz. Özellikle Amerika, Afrika, Ortadoğu, Avrupa ülkeleri ve diğer birçok ülkede  Türkiye daha prestijli bir konuma gelmiştir. Suriye konusunda belki kısmen hata yapıldığını ifade edebiliriz. Suriye’de kargaşa başlamadan Esat ile bir şekilde uzlaşma yoluna gidilebilirdi belki. Suriyelilere kapımızı açmamalıydık tezine katılmamakla birlikte dokuz yüz kilometre uzunluğundaki Suriye sınırımızda, alt yapısını TOKİ’nin kuracağı şehirler inşa ederek Suriyelilere, kendi sanayilerini kuracakları, tarımlarını yapacakları imkanlar sunabilirdik. Ülkemizin değişik şehirlerine yayılarak sosyolojik problemler oluşturmalarına engel olabilirdik.

Terörle mücadelede yürütülen yöntemler, ülkeler arası işbirliği ve verilen lojistik destek sayesinde hem içerde hem de dışarıda çok önemli bir noktaya gelindiğini söyleyebiliriz. Büyük kentlerimizde artık saldırı ve bombalama gibi eylemler neredeyse sıfırlandı gibi.   

Ulaşımda ise duble yollar, hızlı tren, köprüler, alt üst geçitler, geniş kavşaklar, hava yolları imkanları gibi bir çok alanda önemli adımlar atıldı. Neredeyse asfaltlanmayan köy yolu kalmadı. Eskiden imkanı olanların yaptığı uçak yolculuğunu şimdilerde herkes yapabiliyor.

Sağlık konusunda da hastanelerdeki teçhizat, araç gereç ve doktor sayısı bakımından hayli yol alındı. Şimdilerde kıymeti bilinmese de özelikle Şehir Hastaneleri gelecekte çok önemli işlevler üstlenecek. Şu sıralar bile sağlık turizmi diye yeni bir sektörden söz edebiliriz.

Hatırlayanlar bileceklerdir eskiden herkesin hayali bir ev sahibi olmaktı. Memur ve işçiler emekli olduklarında aldıkları tazminatla hemen bir ev almaya yönelirlerdi. Şimdilerde TOKİ ve gelişen, büyüyen inşaat sektörü sayesinde birçok aile ev sahibi oldu. Artık aile babalarının çocuklarıyla rahatça yaşayabildikleri sıcak bir yuvaları var. Şehirlerin genel olarak atık su ve kanalizasyon gibi alt yapı problemleri de büyük oranda çözüldü gibi.

Ak Parti iktidarı döneminde bir başka önemli kazanım da darbe girişimleri ve 28 Şubat gibi askeri vesayetlerin ortadan kalkması oldu. Hatırlayınız o günleri insanlar fişlendi, işten atıldı,  eğitim hakları ellerinden alındı. Kurumlarda ibadethaneler kapatıldı, insanlar özgürce ibadet edemediler, Kur’an okuyamadılar. Suçsuz yere hapse atıldılar. Bir kısmı ne yazık ki hala hapiste çile çekmeye devam ediyor.(Onların da, Fetöyle hasbel kader yolu kesişmiş ve örgüt içinde görevi olmayanların da yeniden adilce yargılanmaları gerektiğini ifade etmekte yarar var)

Peki daha çok  fiziki diyebileceğimiz bu kazanımların yanında neler kaybettik?

Birincisi inanç değerlerimizi ya kaybettik ya da çok zayıflattık. Kur’an  tartışılır hale getirildi.  İlahiyatçı denilen bazı tipler Kur’an’da şu yok bu yok, şu hadis uydurma bu hadis uydurma diyerek İslam genç kuşakların nezdinde anlaşılmaz hale getirdiler. Deizim bazı ilahiyatçılar tarafından özellikle teşvik edildi. Artık faizi neredeyse içselleştirdik. Çok rahat bir şekilde bankalardan her türlü krediyi çekebiliyoruz. Alimler çok zorunlu olmadıkça ev için bile banka kredisi kullanmayı onaylamazken toplum olarak onları da dikkate almamaya başladık. Bırakın evi krediyle sık sık kredi çekerek araba değiştirmeye başladık.

İkincisi ahlaki yozlaşma aldı yürüdü. Evli bekar fark etmeksizin zina artık normal görülmeye başlandı. Ne demek AIDS sıralamasında Türkiye dünyada üçüncü sırada? Uyuşturucu aldı başını gidiyor. Okullarda flört adı altında cinselliğe hoşgörüyle bakılmaya başlandı. Televizyon kanallarındaki diziler ve bazı programlar sayesinde aldatma ve ahlaksızlık özenilir hale getirildi. Tesettür sadece saçları örtmeğe indirgendi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı aileyi değil sadece kadını merkeze alarak icraatlarını yürütür hale geldi.

Üçüncüsü kültürel değerlerimizi kaybetmeye başladık. Geriden gelen genç kuşak özellikle anne, baba, kardeş ve aile büyüklerini tabir yerindeyse artık tınmaz oldu. Giyimi, kuşamı, yemesi içmesi, uyuması kalkması gibi davranış biçimlerinin kültürümüzle uzaktan yakından ilgisi yok. Büyüğüne karşı saygısı, küçüğüne karşı sevgisi neredeyse yok olmak üzere. Akraba diye bir kavramdan haberleri yok gibi. Tabi ki bu kuşakların eğitiminde başta ailenin sonra da eğitim sisteminin payı var. Ancak  yeni kuşakların hiç çabası yok gibi. Bu şu demek Ak Parti iktidarı eğitim konusunda başarısız oldu.

Ak Parti iktidarı döneminde kaybettiklerimizden biri de ne yazık ki tarımımız oldu. Tıpkı eğitim gibi tarım politikamız da tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Hayvancılığımızın hali içler acısı. Et fiyatları bir türlü düşürülemiyor. Tarım ürünlerimiz planlı ekim politikası izlenmediği için ya çok ekiliyor fiyatlar yerlerde sürünüyor ya da az ekiliyor fiyatlar havada uçuşuyor. Patates, soğan, pancar gibi ürünlerin fiyat oynamalarına bakarsanız görürsünüz.

Kazandıklarımız ve kaybettiklerimiz bunlarla sınırlı değil elbette. Her iki açıdan da söylenecek çok şey var. Buraya kadar söylediklerimizin değerlendirmesini siz kıymetli okuyucularımıza bırakıyoruz.

 

Yazarın Diğer Yazıları