Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

ŞEHİTLERİMİZE…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

O anı hissedebilmek… Bir büyük lütuftur…

Hakk’ın şairlere nasip ettiği nimettir…

O yangın, yüreğinizi alev alev saracak!

Allah Resulü (sav), “şiirde hikmet var”

Bir edibimiz,  “şiir, nutku ilahi…”

Şehitlerimiz için Bakara Suresi 154. Ayette;

“Allah yolunda öldürülenler için ‘ölüler’ demeyin.

Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.”

Kelime-i tevhid, şehidin dudaklarında…

İlham kaynağı şairin gönlünde…

Hikmeti İlahi, bu millette öyle bir şuur ki,

“Gül Bahçesine girercesine…” kıyamda durmak!

Bir şehit yakını için yazdığımız, “EY YAR” ŞİİRİNDEN,                    

“Gün sensiz doğdu, gecem sensiz geçti 

Rüzgârlar bile, sensiz sükût etti!

Ay yüzünde de, belliydi hıçkırık 

Sükûtu hayra yoramadım Ey Yâr

 

Deniz mehtapsız, ıssız kumsal gibi

Dalga poyrazsız, durgun derya gibi

İçimdeki sessizlik, ürküten çığlık!

Sükûtu hayra yoramadım, Ey Yâr

 

Rüyalar, gerçek hayatı seziyor!

Kanım candan; damla damla sızıyor 

Eriyorum, yaralarım azıyor!

Sükûtu hayra yoramadım Ey Yâr”

 

Gönül gözüyle geziniz, ‘vatan coğrafyasını’

Neler hissedeceksiniz, kim bilir neler?

“Toprağın örtüsü, türbeler kadar yeşil

Ona su veren, dedemin kanları eğil..

Seninle bayrak, seninle hayat bulsun diye;

Şu siperler rütbesiz, âlemsiz değil…”

 

Malazgirt’ten Çanakkale’ye…

Sakarya’dan Kocatepe’ye…

Anadolu’yu, ‘cennet vatanı yapan şehadettir’

“ŞEHİTLERLE DESTANLAŞIR” şiirimizden,

“Şehitlerle, fetihler destanlaşır

Kâh kapılar açar, kâh surlara

Dikilen bayraklarla irfanlaşır,

Vatan mührü vurulur eserlere…

 

Mekke’den İstanbul'a bir mucize

Kutlu, ‘fetih müjdesi’ asırlara

Malazgirt'te, Bizans gelecek dize

Hacı Bayram Veli’de, saklı sırlara…

 

Anadolu, manevi iklim taşır…

Ruhaniyeti sığmaz nesirlere

Oraya fütüvvet dili ulaşır

Rağbet etmez, dünyaya kasırlara

 

Eserler, asrın idrakiyle yüklü

Oku der beni, vakıf ol sırlara...

Sırlar, bir kilim deseninde saklı

"Kan kırmızıya boyanmış serlere"

 

Şehitlerle, fetihler destanlaşır

Kâh kapılar açar, kâh surlara

Dikilen bayraklarla irfanlaşır,

Vatan mührü vurulur eserlere”

 

Yüce Yaratan’a şükran borcumuz, dualarımız…

VATANDA BERAT” şiirimizden,

Dualar, âminler vatanda beraat

Çiçekler, sümbüller ruhumda nebat

Sensiz neyleyeyim ben dünyaları;

Yarab! Eyle, daracık dünyama sebat…”

 

ELLERİM DUADA” şiirimizden,

Hayallerim için ellerim dua da

Ümitlerim kök salsın geleceğe

Ülkülerim bir gün ersin murada

Dillerde şölen var, kutlu heceye...

 

Anadolu, ‘insanlığın hür meydanı’

O meydanlar, ‘yürek ister, er ister’

“ER MEYDANIDIR” dörtlüğümüzden,

“Bu meydan er meydanıdır, güreş bilen gelsin

Canlara ser meydanıdır, divan duran gelsin

Galibi yok bu davanın, hep hicran yüklüdür;

Civanlara ter meydanıdır, Alperen gelsin!”

 

Bizleri bin yıllık kutlu tarihe uyandıran Kahramanlar,

Ve O kahramanlardan, “Şehit Fethi Sekin’e…”

Bir anda bütün gönülleri Feth ettin

Şehadetinle, yücelikleri kat ettin

Bedri, birlikte “SEKİN”e okuyalım

Milleti, vatan uğrunda “BİR” ettin

 

Bin yıllık kutlu tarihe uyandık

Malazgirt’te Çanakkale’de şahlandık

Zaferlerle, kahramanları andık

Ey Fethi’m, “gül bahçesini” “GÜR” ettin”

 

Bu milletin, yüreğine kor ateş düşüren SARIKAMIŞ…

“Sarıkamış, aç kapını ben geldim!

Soğuk diyarına yüreğim saldım…

Uykusuz geçen gecelerde kaldım

Gözlerimi sende; sende açmışım…

 

Sarıkamış, sükûtun yamandır hey!

“Sessiz çığlığın…” ne de fermandır, hey!

Sarsılır, yerler ve gök; amandır, hey!

Seninle doğar, seninle göçerim…”

 

‘Şafak Vakti’ oldu mu, gönlümüze yangın düşer…

O vakit farklıdır… Özlemlerinizi içerisinde saklar.

ŞAFAK VAKTİNİ ÖZLERİM” şiirimizden,

Ateşe düştü gözlerim, yüreğim yanar

Hasrete göçtü sözlerim, dermanım kanar

Vuslat, hicranın içinde dönen kelebek…

Şafak vaktini özlerim sevdamı anar.

 

Yazarın Diğer Yazıları