Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

KİMLİKSİZ EV/ VEYA MEKÂN KALMAMALI

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

“Mezar Taşları…” her biri birer kimliktir.

Sahibini asırlara taşıyacak kimlik…

Peki, ‘mekânların kimliği…’

Türk Mimarisi ile zirvelere taşınan isim, Mimar Sinan’dır…

Mimar Sinan (1489-1588) 1. Süleyman, 11. Selim

Ve 111. Murat gibi üç padişah döneminde yaşamışlar…

Mimar Sinan, 81 Cami, 51 Mescit, 55 Medrese, 26 Darül-Kurra,

17 Türbe, 17 İmarethane, 3 Darüşşifa, 5 Su Yolu, 8 Köprü,

20 Kervansaray, 36 Saray, 8 Mahzen, 48 Hamam olmak üzere,

“375 Eser İnşa Etmiştir…”

Edirne’de, Sinan’a ait Selimiye Camisi Dünya Kültür Mirası Listesindedir.

 

6,8 Elazığ Depremi hafızalara, “Kimlikli Şehir ve Mekânlar…”

Kavramını hafızalara taşımıştır.

Şehir, ‘tarih, kültür, kimlik’ temelleri üzerinde anılır.

Resmi ve Sivil bütün mekânların ve ‘tarihi eserlerin’  girişlerinde;

“Kimlik Levhasını…” görmek isteriz!

Hele bugünler için ‘Kimlik Bilgileri…’ o kadar önemlidir ki?

Bir mabedin/ binanın / mekânın yapımından donanımına kadar;

“teknik bilgilerin…” yer alması ‘zaruridir’

 

Evlerin/ Mekânların/ Bilumum Taşınmazların Kimlik Bilgileri;

O Bilgiler O Kadar Önemlidir ki…

O bilgilerde, Eserin Yapım Tarihine,

Müteahhitlik Hizmetlerine,

Bina İmar Proje Durumuna,

Sorumlu Mimarına, İnşaat Mühendisine,

Yapı Denetim Sistemine Ulaşabilirsiniz…

Ne Kimliksiz Bir Şehir,

Ne de Kimliksiz Bir Mekân Düşünemem!

Halk diliyle, “Bir Şeyin Hesabı-Kitabı-Kaydı-Kuydu Olacak!”

 

24 Ocak tarihleri bu şehirde, ‘gözyaşlarıyla…’ anılacak!

Hasarlı binalar arasında yer alan;

İl Milli Eğitim Müdürlüğü Hizmet Binası,

Elazığ Öğretmenevi, Mehmet Akif Ersoy Lisesi,

Elazığ Lisesi, Hulusi Sayın lisesi, Elazığ Meslek Lisesi,

TOKİ Fırat Ortaokulu, Alacakaya İlkokulu,

Elazığ Ortaokulu, Mustafa Kemal Ortaokulu…”

Maalesef, ‘yıkılacak…’

Bizim neslin, ‘sıralarını paylaştığı okullar…’

Gençliğimiz, niyetimiz, gayretimiz, hasretimiz, ufkumuz…

Bizim, Eğitim-Öğretim Yıllarında; ‘derslerine gittiğimiz okullar…’

Her biri yıllara tebessüm eden mekânlar, ‘Eğitim Tarihinde…’ şehrin kimliği

Bu şehirde, “üç neslin hatıraları…”

İnsan hayatının en güzel yılları…

O hatıralardan elimizde, ‘siyah-beyaz resimler…’ kalacak

 

Tarihin Kadim Şehri Harput’a çıktığımızda hüzünleniriz!

Hanların, Hamamların, Camilerin, Mescitlerin, Medreselerin,

Okulların, Kütüphanelerin, Çeşmelerin,  Şadırvanların,

Çarşıların, Bedestenlerin, Külliyelerin, Evlerin, Mekânların…

Hey Kadim Şehir Neredesin?

Koskoca Fırat Vadisi, “Hoyrat Vadisi…” olmuş!

Fırat Boylarında, ‘İçli Türkülerin Okunur…’

 

Yazımızda da ifade ettik…

Elazığ, Harput’ta nefeslenen Cumhuriyet Şehrimiz…

1834 Tarihinden itibaren, Mehmet Reşit Paşa Döneminde;

Şehrin İlk Kuruluş Yeri, “Çarşı ve Sarayatik Mahalleleri…

1834’lerden 2020’li yıllara; Elazığ Şehri, “Doğu-Batı İstikametinde…”

“Elazığ Ovası…” üzerinde, ‘Mezre’ ismini verdiğimiz;

“Verimli Topraklar Üzerinde…” enine genişleyerek büyüyecektir!

‘Tarihi Estetiğini…’ korumadan büyüyecektir!

‘Tarih’ ve ‘Kimlik’ birlikte anlam kazanan kavramlardır

Sivil veya resmi her mekânı bir kimlik olarak görürüm!

İnsanla birlikte, o mekânlar, ‘tarihe de şahadet ederler’

Nerede mekânların diyerek, Elazığ Şehrin için de hüzünlenirim?

 

Harput, Malazgirt’ten 14 yıl sonra;

1085 tarihinde “Çubuk Bey” tarafından fethedilir…

Harput’un fethinin üzerinden 935 yıl geçmiş…

935 yılın tarihi hafızasını, ‘mekânları…’ sorguladınız mı?

Harput, 1834 tarihinden itibaren; “Elazığ’a taşınmaya başlıyor!”

Harput’tan inişimizin; “186.cı yılındayız…”

Elazığ Şehrinde, “bir asrı aşan kaç eser ayakta?”

Şahsımı da bunaltan çok zor ve ağır bir soru…

Şehrimi, tarihimi, kültürümü, kimliğimi sorgulamak!

Bizlere artık önümüzdeki dönemde;

Resmi ve Sivil; her binanın/ mekânın/ mabedin;

Tarihi eserlerin, “Bina Kimliği…” oluşturulmalıdır.

Görelim bir defa, “kimlerin yüzleri…”

Tarihle bütünleşen yüzleri…

Her esere, her mekana, ‘kimlik…’ diyoruz.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları