Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

GIYBET KAVRAMI

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Gıybet sözlükte, “kötüleme, yerme, çekiştirme…”

Bir şiirimizde şöyle diyoruz;

“Edep içre olmayan söze saçma dersiniz

Bir atımlık barutun adına saçma dersiniz”

Bütün hayatımız için iki kelime, “Edep Yahu!”

Kamil insanlar, “hayır söyle, hayır işit…”

Bu nedir?

Sağduyuya çağrı… Olgunluğa çağrı…

Dünya imtihanımızdır…

Nefsimizle, hevamızla, heveslerimizle imtihanımız…

Mü’min Suresi 39. Ayette ne buyruluyor;

“Ey kavmim! Bu dünya hayatı ancak (geçici) bir menfaatten ibarettir!”

Menfaatler, insanoğlu arasında amansız bir kavgaya dönüşebiliyor!

Kur’an bizleri uyarıyor; Ankebut Suresi 64. Ayette şöyle buyrulur;

“Bu dünya hayatı sadece bir oyun ve oyalanmadan ibarettir”

“Mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür” Kehf, 46)

“Dünyadaki zevkler çabuk biter”  (Yunus, 70)

İnsan, hakikatlerle buluşunca, ‘gıybetin çirkinliğini…’ anlar

Bütün kötülüklerin ana sebebi, ‘cehalet ve yoksulluk…’

Mevlana ne diyor; “Aldırma söylenenlere; Varsın görenler seni bir ot sansın.

Sen gül ol da uğruna ötmeyen bülbül utansın.”

Bir dörtlüğümüz de de şöyle sesleniriz;

“Gıybet olur,/ Her kem söz gıybet olur

Yalanın adı, iftira; /Sızlatır gıybet olur”

Gıybette, ‘yalan vardır, iftira vardır, zulüm vardır, kul hakkı vardır’

Allah Resulü (sav) Gıybeti şöyle tanımlayacaklar;

“Kardeşini onun hoşlanmadığı bir vasıfla anmandır!”

Hucurat Suresi 12. Ayette şöyle buyrulur;

“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının.

Çünkü zannın bir kısmı günahtır.

Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın.

Birbirinizin gıybetini yapmayın.

Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı?

İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının.

Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”

Anton Çehov, “Başkalarının günahlarıyla aziz olamazsın!”

Kusur araştıranlar, dedikodu yapanlar, söz götürüp getirenler,

İnsanların mahremiyetini araştıranlar, nifak ve fesat peşinde koşanlar…

Gıybet, ‘kötülüğün yayılmasına/ fitnenin uyanmasına vesile olur!’

Mevlana, gıybetini yapanlara şöyle seslenir;

“Duydum ki gıybetimi yapmışsın, yüzüme söylemekten kaçmışsın

Benim gibi bir acizden korkmuş Allah’dan korkmamışsın!”

Edebe, insafa, merhamete çağıran bir iffet dersi görüyoruz!

Gıybet konularında çok farklı yaklaşımların olduğunu da görmekteyiz.

İbn-i Sina, “Bir kimse kendisinin ne olduğunu bildikten sonra,

Kendisini bilmeyenlerin hakkında söylemekte oldukları sözlerin,

Onun nazarında hiçbir önemi ve etkisi yoktur!”

Erenler ne diyorlar; “kendini bilen Rabbini bilir!”

Pierre Corneille, “Dedikodu basit ruhlu insanların eğlencesidir!”

Hz. Ebubekir(ra), “Ne söylediğini, kime söylediğini, ne zaman söylediğini unutma!”

İsra Suresi 36. Ayet tamamen ikaz ediyor/ bizleri uyarıyor;

“Hakkında bilgi sahibi olmadığın bir şeyin ardına gitme,

Çünkü kulak, göz ve kalp bunların hepsi ondan sorumludur!”

Bir farklı dörtlüğümüzde şöyle diyoruz;

“Atalarımız, ‘iftira at, izi kalır’

Karanın karası, doğrunun izi kalır

Malum sanatı kendine yar edenin

Ebedi lekesi, silinmez izi kalır!”

Dedikodu, Gıybet, Fitne, İfsat, İftira… Her biri, ‘aynı familyadan…’

Gıybet, İftira, İfsat, Fitne, Haset, Kin, Nefret… Bütün bunlar;

“Dostluk bağlarını yerle bir eder!”

Dostluk Üzerine şu çağrımız var;

“Bedri, “kadri kıymet bilene” dost ol

Kişi, “dostunun yolu üzerinde”

Hayır, işlerinde, ‘sevgiden mest ol’

Gönül bağı, aşk yolu üzerinde”

Gıybet Kavramı, ‘garabetimizdir’

İnsanı yaşatmak için de, ‘marifet yolunu…’ seçmeliyiz.

John Lubbock ne diyorlar; “Dünyada en kolay şey dedikodu yapmak;

En zor şeyse kendini tanımaktır!”

İnancımız emrediyor, “kimse kimseyi çekiştirmesin!”

La Rochhefaucauld, “Kusursuz olsaydık;

 Başkalarının kusurlarını bulup çıkarmaya bu kadar meraklı olmazdık!”

Gıybet, ‘enaniyet kavgasıdır’

Gıybet, ‘heva ve heveslerin intikamıdır’

Gıybet, “birinin ardından, olumsuz yanlarını başkalarına söylemek!”

İnancımız, “ayıpları/ veya kusurları örtünüz” diyor.

Gıybet, ‘fitneye kapı aralar’

Gıybet,  ‘sosyal barışa en büyük zararları verir’

Gıybet,  ‘insanlar arasındaki düşmanlığı besler’

“Onlar boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler” Kasas, 55)

“Müminler, boş ve faydasız şeylerden yüz çevirirler” (Mü’minûn, 3)

“Kulak, göz ve gönül, bunların hepsi sorumludur” (İsra, 36)

Buluşacağımız adres, ‘takva ve güzel ahlaktır’

Dil, ‘edebin dışına çıkmamalıdır…’

Ölçü mü, “Ya hayır söyle, ya sus!”

Müslümanların en üstünü kimdir/ kimlerdir?

“Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimse!”

DİLİNE DİKKAT… DİLİNİ TUT… DİLİNİ KORU…

GIYBET EDENE KARŞI GEL…

GIYBET VE YALAN ORUCU BİLE ZEDELİYOR…

VİCDANLARIMIZLA GIYBETE YASAK GETİRELİM…

 

 

Yazarın Diğer Yazıları