Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

BAYRAM SONRASI!

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Bir bayramı daha evlerimizde geçirdik…

Koronavirüs farklı bir bayramı bizlere yaşattı!

Aile fertleri/ Aileler/ Yakın-Uzak Komşular arasında;

“Dijital Bayramlaşma” ve  “Sosyal Medya…”  kullanımdaydı

Sanal dünyada, insanımız daha fazla tanış oldular.

Aileler sanal dünyada /dijital ortamda bir araya gelebildiler.

Farklı bir sohbet /muhabbet ortamı oluştu!

Koronavirüs ve sonrası, ‘dünya daha farklı’ olacak’

Doğru… Hayatımızda farklı bir dönem başladı, bile!

Evlerimiz, ‘mescit olduğu kadar…’

Evlerimiz,  ‘Ofis…’ olarak da kullanılacak!

Banka Sektöründe, ‘dijital ortama’ yıllar öncesinde geçildi!

Günümüzde,  “e-ticaret…” çok önemli mesafeler aldı!

Birçok insanımız, ‘iş yerini dijital ortama taşıdı’

“e-Devlet…” kişisel verilerinizin merkez oldu!

“Bayram Sonrası…” değişim süreci daha da hızlanacak!

Bayramı nasıl tanımlarız?

Bayram, uzakları yakına taşır!

Sözleri, selam ile tatlılaşır…

Memleketim, tek bir yürektir;

Yürekler bayram eder;  bayramlaşır!

 

Şair Uktamoy Khaldarova bir şiirinde;

“Şefkatin eteğinden tuttum/ Harap oldum,

Kırk canımı verdim/ bitkiye, taşa.

Bu dünyada işim kalmadı artık

Kalp kırıklarını toplamaktan başka.”

Bayramdan sonra da, bir kutsi görev bileceğiz;

‘Bizim işimiz kırık gönüller yapmak…’

Anadolu insanının ‘sağduyusu’ o kadar güçlüdür ki,

Anadolu Coğrafyasına, “gönül coğrafyası” diyoruz!

Bayramlar, ‘çoraklaşan gönüllere rahmet muştusu’

 

Evlerimizde, uzun soluklu bir bayram geçirdik!

Halimize şükrettik, sabır içirdik!

O sabırla, tahammül kanatlandı

Dalgalar, ‘yağmur muştusuyla’ yüreklere düştü!

“Şefkatin eteğinde dualar yankılandı…”

“YARAB! KORONAVİRÜS BELASINI ÜZERİMİZDEN DEF ET”

MİLYONLAR HEP BİR AĞIZDAN; AMİN…

Bayram sonrasında,

Yenilenen dünyamıza, ‘merhaba’ deriz!

Kâh sefayla, kâh cefayla;

‘Hayata kürek çekeriz…’

Bir söz vardır;

“İki zümre helak oldu;

Ortada olanlar ve ortama uyanlar…”

O iki zümre; dürüst davranamayanlar,

Adil olamayanlar, hakkı söyleyemeyenler!

Bir şairimiz şöyle der;

“Yer göğe hasret,/ Gök denize,

Deniz dalgaya,/ Dalga sahile,

Sahil bize…”

Hasretin özünde, ‘gurbet…’

Bitmeyen özlemlerimiz…

 

Bir düşünür ne diyorlar;

“Boş bir kafa, şeytanın çalışma odasıdır…”

İnancımız, “tefekkür ediniz!”

Tefekkürde, ‘hayat dersi…’

O ders, ‘Oruç edebini…’ bayram sonrasına taşır

          

İçimizdeki; niyetsiz, amelsiz, sabırsız, şükürsüz…

Ve fütursuz zihniyete ne dersiniz?

Mevlana ne diyorlar;

“Dünya gözü ile bakan, yüzü:

Gönül gözü ile bakan, özü görür.”

Bütün mesele, ‘kabuğu kırabilmek’

 

Nurala Göktürk, “Bayramsız Sabahlara” şiirinde;

Çiçekleri sevemedik, gülleri koklayamadık.

Başımız hep öndeydi biz döndük diyemedik.

Senden uzaktık ülkem gülmedik gülemedik.

Her bayram sabahında aynı ateşle yandım.

Yüreğimde bir sancı acılarla uyandım!”

21.asırda, ‘hürriyetsiz yaşamak’ ne demek?

Ne oluyor, söylemek isterim sizlere…

Filistin’den,  Doğu Türkistan’a uzandınız mı?

Ecdat hatıralarını andınız mı?

O kopan çığlığa, sizlerde yandınız mı?

Mazlumun yükselen çığlığını duyabilmeliyiz!

 

Bayram sonrası, kaleme merhaba dedik…

Kalemle uzanabildiğimiz kadarıyla,

‘âleme…’ merhaba dedik!

Daha fazla, ‘dik durmamız’ gerektiğine;

İnancımı yineledim…

Doğruların/veya namusluların;

O manada, ‘…güçlü olması!’

“Birlikte rahmet, ayrılıkta azap var!”

“Birliğimize…”  bir daha, ‘söz birliği’ edelim!

 

Bayramla ilk akla gelen, “sıla-i rahim!”

O manevi kutsi havayı, ne kadar tadabildik?

780 bin km2 vatan coğrafyası bir nev’i

“Arı Kovanı…” veya “Karıncalar…” misali;

Edirne’den Kars’a kadar hasret gözyaşlarıyla;

Gönüllerden gönüllere nehir oldu, aktı…

O gözyaşları ki,,  “temiz kanı…” bütün vücuda pompaladı!

Bugünlerin en güzel dilekleri neler?

“Selam ve Selamet…”

Ey ülkem ve ülkemin güzel insanları;

Her biriniz, “selam ve selamette kalınız!”

Allah’dan iyilikler, güzellikler diliyorum…

 

 

 

           

Yazarın Diğer Yazıları