Ahmet KIZILKAYA

ZOR OYUN, İYİ SONUÇ

Ahmet KIZILKAYA

Elazığspor, son iki haftada alt sıradaki rakiplerinden 6 puan alarak ligde tutunma hedefini bir anlamda gerçekleştirmiş oldu. Önce zorlu Mersin deplasmanında, ardından içerideki kritik Samsunspor maçında alınan 2-1’lik galibiyetler camiayı bir hayli rahatlattı. Bu iki galibiyetin 6 puanlık bir kazançtan öte bir anlam ifade ettiğini belirtmem lazım. Lanre Kehinde’nin olmadığı bir haftada, Lamine  Diarra, sahneye çıkarak takıma deplasman zaferi yaşatırken  içerideki kritik Samsunspor maçında da Çağrı Ortakaya ve Tom Wellington işlerin iyi gitmediği anlarda inisiyatif alarak bireysel çabalarıyla takıma büyük sevinç yaşattılar.

Aslında Elazığspor, ligin bu haftasına kadar zaman zaman takım oyunuyla, zaman zaman da bireysel oyunculuk yeteneklerinin devreye girmesiyle iyi sonuçlar aldı. Bazı haftalardaki beklenmeyen puan kayıplarının sebep -sonuç ilişkisini bugüne kadar yazdım, bundan sonra da yazmaya devam edeceğim.

İLK YARI ELAZIĞSPOR 

Maça hücum ağırlıklı bir oyuncu kadrosuyla başlayan Elazığspor, 4-1-4-1 dizilişiyle orta sahayı kalabalık tutup kanat oyuncuları vasıtasıyla Lamine Diarra - Lanre Kehinde ikilisini gol pozisyonlarına sokmayı hedeflemişti. Ancak son haftaların formsuz orta saha oyuncuları Youssef Yeşilmen ve Hamidou Traore’nin daha maçın başında aksamaları, buna karşılık son hafta evinde kaybetmiş Samsunspor’un bu maça hırslı ve istekli başlaması Elazığspor için işlerin çok da kolay olmayacağını gösterdi.

Samsunspor, ayağa iyi pas yapan, orta sahada topun kendinde kalmasını sağlayacak oyun stratejisini bütün bir ilk yarı boyunca rüzgarı da arkasına alarak başarıyla uygulayan bir takım görüntüsü verdi. Kaptan Mustafa Sevgi, Vedat Bora ve Kenan Karışık orta sahanın dinamik oyuncularıydı rakip takım adına.

Lamine Diarra’nın direğe çarparak dışarıya giden bir kafa vuruşu ve yine Lamine Diarra’nın Tom Wellington’un verdiği müthiş bir ara pasla kaleciyle karşı karşıya kalıp yararlanamadığı pozisyon dışında hiçbir varlık gösteremeyen Elazığspor,  bir de Lanre Kehinde’nin etkili bir şutu dışında orta sahada ve hücum hattında çok etkisiz kaldı. Bunun nedenlerini yukarıdaki satırlarda belirttim.

İKİNCİ YARI

İlk yarıda rakibin oyununa karşılık veremeyen ve profesyonel bir takımın yapmayacağı türden bir hatayla golü kalesinde gören Elazığspor, ikinci yarıya daha iyi başlayan takımdı. Rüzgârı da arkasına alan Elazığspor, çok etkili olmasa bile rakibin üzerine gitmeye başladı. 48. dakikada Hakan Bilgiç’in ortaladığı topu yayın üzerinde bekleyen Tom Wellington’a adeta asist yapan rakip takım oyuncusu, hatasının bedelini ağır ödedi ve Tom Wellington, düzgün bir vuruşla ilk golü kazandırdı takımı adına.

70.dakikada ise yine sağ kanattan yapılan ortada topla buluşan Çağrı Ortakaya, bir vücut hareketiyle rakibini geçip plaseyle Elazığspor’un ikinci golünü atarak galibiyete giden yolu açmış oldu.

77. dakikada maçın etkisiz isimlerinden Hamidou Traore’nin ikinci sarı karttan oyun dışı kalmasıyla, kalan dakikalar, Elazığspor adına birtakım tehlikelerin yaşandığı bir süreç oldu. Buna rağmen Samsunspor, beraberlik sayısını kaydedemedi ve maç ev sahibi Elazığspor’un galibiyetiyle noktalanmış oldu.

 

ELAZIĞSPOR’UN EKSİKLERİ NELERDİ?

Elazığspor, yazının başında belirttiğim gibi son iki haftada çok önemli 6 puanla ligde alt sıralardan koparak kendisini yukarılara taşıyan sonuçlara ulaştı. Ancak temel bazı eksiklerimizi görmemek olmaz.

Birincisi Elazığspor’un oyun stratejisinde farklı planlar yok. Daha önce de yazdığımı biliyorum, ama yine söylemekten ve yazmaktan imtina etmeyeceğim. Bizim hücum ve savunma anlayışımızda durağanlık söz konusu ve hep aynı plân, içeride ve dışarıda statik bir biçimde uygulanmaya devam ediliyor. A plânımızın dışında bir B ve C plânımız maalesef yok.

İkincisi, oyuncu değişikliklerinin zamanlaması hayli sıkıntılı. Hele Hamidou Traore’nin oyundan atılmasından sonra orta sahayı güçlendirmek adına çok önceleri yapılması gereken oyuncu değişiklikleri neredeyse maçın bitimine yakın yapıldı. Bu esnada golü yemememiz şansımız kadar, rakibin beceri eksikliğinin de bir sonucuydu.

Bir diğer eksiğimiz topsuz oyunda oyuncularımızın alan paylaşımı, yer tutuşu ve pozisyon bilgisi anlamında bazı problemlerinin olduğu gerçeği. Hızlı çıkan rakipler ve orta saha üstünlüğü sağlayan rakipler karşısında takım zor durumlara düşüp olmadık goller yiyip, türlü tehlikeler yaşayabiliyor. Ligin sonuna yaklaştığımız bu dönemde bu eksiklerimizin giderileceğine dair çok bir umudum olmasa da benden söylemesi diyerek gördüklerimi yazmak durumundayım.

Ligin üstteki takımlarının vasat kalitesini gördükten sonra, onca handikap yaşamasına rağmen Elazığspor, bu kadrosuyla daha iyi bir performans gösterebilirdi diye düşünüyorum.

Ancak yine de kazanan takım tebrik edilir ilkesinden hareketle tüm takımımızı yürekten tebrik ediyor, emeklerine saygı duyuyorum.

Bir sonraki yazımda buluşmak dileğiyle sevgiyle ve huzurla kalın..

Yazarın Diğer Yazıları