BİR FARKLA ÖNDEYİZ

Elazığspor,  TRT‘nin canlı olarak yayınladığı Bandırmaspor karşılaşmasına daha maçın başında alkışı hak eden ve tüm Türkiye’ye çok anlamlı bir mesaj veren pankartla çıktı. Seremoni esnasında taşınan pankartta, down sendromlu çocuklara dikkat çekmek için ‘’ BİR FARKLA ÖNDEYİZ. ‘’ gibi yaratıcı bir cümle vardı. Bu özel çocukların genetik problemlerine vurgu yapan çarpıcı cümle, kanımca verilebilecek en güzel mesajı verdi. Yine, futbolcularımızın kucaklarında İstiklal Marşı boyunca sempatik hareketler sergileyen masum yavruların yüzlerindeki saf gülüşler, sahada ve maçı seyredenlerin ekranlarında son derece güzel bir tablo oluşturdu. Elazığ Atatürk Stadı’ndan tüm Türkiye’ye böyle bir farkındalık mesajı veren takımı, yönetiminden hocasına, futbolcularından kulüp personeline kadar tüm bileşenleriyle birlikte kutluyorum. Futbol asla sadece futbol değildir prensibini somut bir örnekle bir kez daha gösterdiler hepimize. Cumartesi günü, serin bir sonbahar akşamında iki renkdaş takımın mücadelesini seyrettik hep birlikte. Bir tarafta Türkiye Basketbol Ligi’nde Banvit kulübüyle çığır açmış, ancak futbolda bu lige yeni çıkmış ve henüz ligi tartma aşamasındaki Bandırma şehrinin temsilcisi konuk Bandırmaspor, diğer tarafta ise artık herkesin bildiği sorunlarından bir nebze uzaklaşmaya çalışan ve oynadığı her maçta puan ve puanlara talip olan bunu da belli ölçülerde başaran ev sahibi Elazığspor. Bandırmaspor, beklenenin aksine maça oldukça cesur ve atak başladı. Elazığ gibi zorlu deplasmanda maça bu denli hızlı ve atak başlamak kuşkusuz bu ligi iyi bilen deneyimli hoca İsmail Ertekin’in doğru taktiğinin bir sonucuydu. Çünkü geçen yıldan beri hep aynı oyuncularla ve basit ama sonuç alıcı bir taktikle oynayan Elazığspor’u durdurabilmek için orta sahayı kalabalık tutup oyunu önde kurmayı planlamışlardı. Nitekim 3. dakikada Yiğit Gökoğlan, 16. dakikada da Atabey Çiçek’le girdikleri mutlak gol pozisyonları sahaya doğru anlayışla çıktıklarını ispatıydı. 43. dakikada yedikleri gole kadar da diri ve mücadeleci bir anlayışla kolay lokma olmayacaklarını ortaya koydular. Hele 19.dakikada Kıvanç Karakaş’ın ceza alanı dışından çektiği sert şut golle sonuçlansa belki de maç başka yerlere gidecekti. Hem beceri eksikliği hem şanssızlıkları hem de kalecimiz Serdar Kulbilge’ nin ustaca hamleleri maçın başka bir noktaya gitmesine engel oldu. Cumartesi akşamı seyrettiğim Bandırmaspor, İsmail Ertekin hocanın elinde gittikçe daha iyi bir takım olacaktır. Elazığspor’a gelince… Bizim takımımız hep söylediğimiz gibi yabancı oyuncularının kalitesi ve yerli oyuncuların birbirleriyle uyumu gibi özellikleriyle birçok takımda olmayan bir avantaja sahip. Hangi takımla oynarsak oynayalım mutlaka maçı çözecek bir ‘çilingir’ çıkarabiliyoruz maç içerisinde. Bu bazen Murat Kayalı, bazen Hamidou Traore, bazen Tom Wellington, bazen de bu maçta olduğu gibi  Hakan Bilgiç oluyor. Forvet hattında Ümit Tütünci, Kenan Şahin ve Ömer Yıldız ile aradığını bulamayan Ogün Temizkanoğlu, yetenekli orta saha oyuncularıyla rakipleri çözmeyi başarıyor. Ligin devre arasına kadar da bu takımın bu şekilde gidebileceğini düşünüyorum. Ancak zaman zaman beni düşündüren bir endişemi de paylaşmak istiyorum. Elazığspor, güçlü takımlara karşı daha iyi motive olup daha iyi futbol oynarken mütevazı ve deneyimi eksik takımlara karşı daha mı rahat davranıyor? Manisa, Ümraniye ve Bandırmaspor karşısındaki Elazığspor ile Boluspor, Eskişehirspor, Giresunspor ve Göztepe karşısındaki Elazığspor, gerek maç motivasyonu gerekse mücadele anlamında aynı takım karakterini göstermedi bana göre. Ogün Temizkanoğlu hocanın da belirttiği gibi alınacak her puanın altın değerinde olduğu bu yolda, rakip seçmeden her maça aynı disiplinle ve itinayla çıkmak herkesin lehine olacaktır. Belki fark yaratan oyuncularımız inisiyatif alıp yetenekleriyle bir şekilde sonuca gidiyorlar. Bu maçta da Hakan Bilgiç ve Çağrı Ortakaya ustaca iki gol atıp maçı 2-0 kazanmamızı sağladılar. Ama bazen işler istediğimiz gibi gitmez ve Bandırma maçındaki gibi verdiğimiz net pozisyonlar, canımızı yakabilir. Nitekim bunun en somut örneğini Boluspor maçında gördük. İyi oynayıp iyi mücadele etmemize rağmen rakip bulduğu pozisyonları golle sonuçlandırarak bize puan şansı tanımadı. Bu maçta böyle bir acı tabloyla karşılamadıysak kaleci Serdar Kulbilge’nin ustalığı, Hakan Bilgiç’in fark yaratan oyunculuğu ve rakip oyuncuların beceri eksikliği en önemli faktörlerdi. Ama yine de sevinelim ve mutlu olalım ki elimizde oyunu her an değiştirme yetenek ve kapasitesine sahip oyuncular var ve biz oyuncularımızla tıpkı seremoni pankartında yazdığı gibi rakiplerden  ‘’ BİR FARKLA ÖNDEYİZ. ‘’  Biz sonraki yazımda buluşmak dileğiyle sevgiyle ve huzurla kalın..