ÜÇ OKUL YAPAMAZMIYDIK?

TOKİ, Elazığ ili merkez ilçesi Sarayatik Mahallesi’nde 24 derslikli Elazığ Lisesi ile Rızaiye Mahallesi’nde 24 derslikli Mehmet Akif Ersoy Okulu ve 32 derslikli Şehit Ömer İlkokulu ve altyapı ve çevre düzenlemesi için ihale açtı.

Yapılan ihaleye Elazığ'dan yalnızca bir firma davet edildi.  İhale sonunda gelenek bozulmadı ve ihaleyi yine farklı ilden bir firma aldı.

TOKİ’nin üç farklı yerdeki okul inşaatını bir ihale konusu yapması ve depremin üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen üç okulu aynı anda ihale etme yöntemi hem çok yanlış hem de bir amaca matuf  bulundu.

Öncelikle bu okulların yerine yenilerinin yapılacağı aylardan belli ve biliniyordu. Sen aylarca oyalan ve ihale yapma, sonradan da süremiz kısa bahanesiyle her zaman çağırdığın firmaları ihaleye davet et ve sonuçlandır.

24 Ocak depreminin tüm olumsuzlukları yaşayan ve fakat imkânlarından hiç bir şekilde faydalanmayan mağdur bir şehrin mazlum halkı ve firmaları olarak buna isyan edilmez de ne yapılır?

Okul gibi çok da teknik özelliği olmayan, çok büyük bir sermaye ve tecrübe gerektirmeyen bir ihale için sadece Elazığ firmaları davet edilemez miydi?

Böylesine masumane ve basit bir teklif, TOKİ yetkililerine ve başkanına iletilemez miydi? Bunun için bakan Kurum ile bile görüşmeye bile gerek yoktu.

Bu olay da gösteriyor ki bizim seçilmişlerimiz bile bu memlekette üç okulu aynı anda yapabilecek inşaat firmaları olduğunu bilmiyor. Ya da bildiği halde ilerde oluşacak özel ve duygusal hukukta sorun  yaşanma ihtimali gereği bilmezlikten gelinmiş.

Siz bilmeseniz de bu vatandaş değil üç okul, 30 okulu aynı anda yapacak ve alnının akıya teslim edecek köklü inşaat ve yapı firmalarımızı biliyor, tanıyor ve hatta onlarla gurur duyuyor.

Siz görmeseniz ya da görmezden gelseniz de vatandaş oyunları da özel bağları da çok  iyi biliyor ve izliyor…