SİVİLCELER KÂBUSUNUZ OLMASIN

BAŞAK MERAL GÜNDÜZ/Ergenlik dönemi deri hastalığı olarak bilinse de hemen her yaşta kâbus gibi yüzümüzde beliren sivilcelerin iz bırakıp bırakmayacağı korkusu artık içinizi kemirmesin. Pek çok kişide ciddi psikolojik sorunlara yol açan, sosyal hayata ket vuran sivilce izlerinden doğru yöntemlerle tedaviyle kurtulmak mümkün.

SİVİLCELER KÂBUSUNUZ OLMASIN
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Son yıllarda cilt hastalıkları hekimlerine ergenlik sonrası başlayan akne nedeniyle başvuran hasta sayısının giderek arttığını söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr.Arif Fazıl EDİS;  akneler, ve akne izlerinden kurtulmanın yollarını anlattı:

 Akne yani halk arasında bilinen adıyla sivilce; ergenlik çağının doğal bir sorunu gibi düşünülse de aslında ergenlik sonrasında da karşımıza çıkabilir. Son yıllarda cilt hastalıkları hekimlerine ergenlik sonrası başlayan akne nedeniyle başvuran hasta sayısı giderek artmaktadır. Ergenlik akneleri, bazen ileri yaşlara kadar devam ederken, 20''li yaşların ortasında ani başlayan akne şikâyetleriyle de karşılaşılabiliyor. Biz bu tip akneleri ''geç başlangıçlı akne'' olarak kabul etmekteyiz..

SOSYAL HAYATA DARBE VURUYOR;

 Sivilce sonrası kalan izler, kişinin cilt yapısı, genetik yatkınlığı ve sivilcenin şiddeti ile doğrudan ilişkilidir. Cildinde ciddi sivilceleri olan kişilerin iz sorunu yaşama riskleri yüksektir. Sivilceler, sadece fiziksel değil psikolojik olarak da ciddi sorunlar yaratabiliyor. Kişi, yüzündeki izler nedeniyle dışarı çıkmayı ve sosyal ortama karışmayı reddediyor. Fakat yoğun sivilceli bir cilde sahip kişide hiçbir sivilce izi kalmayabileceği gibi, az sivilceli olup da yoğun izleri olan kişilerde bulunmaktadır.

Sivilce izleri, maküler tipte izler ve skar tipi izler olmak üzere iki çeşittir. Maküler tarzda izler; leke şeklindedir, daha kısa sürede iyileşme özelliği gösterirler ve daha kolay tedavi edilebilirler. Skar tarzı izler ise deriden çöküklük ve kabarıklıkla kendini belli ederler, daha geç iyileşirler ve sabır gerektiren bir tedavi gerektirirler.

Maküler tipte izler, kendini renk değişikliğiyle belli eder. Sivilceler iyileşirken renk değişikliği görülebilir. Lekeler kırmızı ya da kahverengi renkte olabilir. Açık renkli kişilerde genellikle kırmızı izler görülürken, esmerlerde kahverengi izler daha belirgindir.

Mevsimler akne oluşumunu nasıl etkiliyor, ya da risk oluşturuyor?

Güneş mevsiminde sivilce izlerinin kalıcı lekeler olma riski çok yüksektir, bu dönemde dikkatli olmak ve güneşten korunmak önemlidir. Aşırı nemli havalar ve seyahatler sırasında değişen basınç ve iklim koşulları aknelerin çıkışını tetikleyebilir. Güneşin akneleri kuruttuğu düşünülse de nemini kaybeden vücudun kendini dengelemek için salgılayacağı yağ, daha büyük akne sorunlarına yol açabilir.

Akneleri sıkmamamız yönünde birçok uyarı alsak da çok rahatsız edici bir görüntü olduğu gerçek. Bundan nasıl kurtulabiliriz?

Akneler bakteriyel oluşumlardır ve kendilerini koruma altına almak için kendi küçük derebeylikleri olan biofilm oluşumlarını yaratırlar. Akne sıkıldığı zaman, bakteriler bu biofilm yapısının dışına çıkıp folikül dışına yayılabilirler. Bu durum daha büyük ve iz bırakan bir enfeksiyon yaratabilir. Akneler ile ilgili bu tip aksiyonların doktorlar tarafından yapılması, hem enfeksiyonun tetiklenerek büyümesini hem de ciltte skar dediğimiz izlerin kalmasını engeller. Yine de dayanamayıp elde akne sıkılıyorsa öncesi ve sonrasında cilt çok iyi dezenfekte edilmelidir.

Akneleri oluşum sürecinde yani henüz belirgin hale gelmeden engellemek mümkün mü?

Akneli ciltler için geliştirilmiş özel ürünler ile cildi temiz tutmak ve yine özel akne ürünleri ile cildin bakımını yapmak tabi ki hiç temizlik ve bakım yapılmamış bir cilde nazaran daha az akne oluşumuna neden olur.  Özel bazı formülasyonların akne bakterisinin üretimi azaltıp, aynı zamanda cildi sterilize ederek akne çıkışını baskılama özelliği vardır. Bu tip ürünlerin günde 6 ila 8 kere tekrarlanması gerekir.

Aknelerin iz bırakmaması ve çabuk iyileşmesi için neler önerirsiniz?

Akneli, aknesiz her cildin en öncelikli bakım ihtiyacı temizliktir. Cildi kurutmayan ve gözenekleri tıkamayan, cilde uygun bir temizleyici ile cildin sabah akşam yıkanması öncelikle yeni akne oluşumlarını baskılar. Bunun dışında yine doğru krem ve losyonlar ile aknenin şiddetine göre ilaç destekleriyle de aknelerin çabuk iyileşmesi sağlanır. 

AKNENİN ŞİDDETİNE GÖRE İLAÇ;

Akne, uzun süreli tedavi gerektiren bir hastalıktır. Kullanılacak ilaçlar aknenin şiddetine göre düzenlenir. İlaçlar etkisini en erken 2-3 ay sonra göstermeye başlar, bu yüzden hastaların bu konuda sabırlı olması gerekir. Hafif şiddetteki akneler dıştan sürülen antibiyotik içeren kremlerle tedavi edilirken, orta şiddetteki akneler ise ağızdan kullanılan antibiyotikler ve hormon dengesini düzenleyici özelliği olan doğum kontrol hapları önerilir. Özellikle mens (adet) dönemlerinde aknelerinde artma tarif eden hastalarda doğum kontrol hapları en etkili tedavi seçeneğidir. Şiddetli aknelerde ise yüksek doz A vitamini tedavisi önerilir. Bu tedavi, gebe kalma riski olan kadın hastalarda önerilmez. Dermatoloji uzmanının kontrolünde tedavi yapılmalıdır. Periyodik kan tetkikleriyle ilaç dozu düzenlenmektedir

"Şiddetli akne tedavi süreci hekim kontrolünde olmalı"

Bazı cilt üzerinde kabarık şişliklerin ve iltihaplı çıban şeklinde şiddetli akneler olabiliyor, bu tür akneler çoğu zaman da antibiyotik tedavilere de direnç gösterebilir. Onun için sıklıkla kullanılan A vitamini ilaçlarıdır. Bunlarında 6-8 ay süreli tedavi süreleri vardır. Bu tedavi sürecinde hastalar sıklıkla ve kan tahlilleriyle beraber takip edilir. Bu tedavinin ufaktan yan etkileri olabiliyor. Bu yan etki bazen ciddi boyutta da olabiliyor. O yüzden kişinin kendi kullandığı ilaçları sürekli hekim gözetiminde kullanması gerekir....

Uzun süreli tedavide A vitamini türevlerden çok iyi sonuçlar alıyoruz.Şiddetli sivilceleri olan hastalarda da gözle görünebilir sonuçlar alıyoruz.

Sivilcelerin oluşması konusunda bazı kaynaklar yağlı ve hazır gıdaları önermiyor bazı kaynaklar ise çok net bir şekilde bu durumu kanıtlamıyor.

Kimi belli gıdaları tükettiğinde sivilcelerinin artmasından dolayı şikâyetçi olan hastalarımız var "özellikle çekirdek ve çikolata yiyince sivilceleri artan hastalar varsa o tür yiyeceklerden uzak durmaları gerekir. Genel itibariyle şu gıdalar sivilceleri artırır veya azaltır şeklinde ispat edilmiş yiyecek türü yoktur. Çünkü sivilcelerin oluş mekanizmasından daha çok hormonsal, derinin gözeneklerdeki yapısal bozukluları, aşırı yağlı cilt ve bakteriler vardır. Besinler sivilcelerin oluşması anlamında etkili sebeplerden değildir...

Bazen dış etkenlerden de kişi etkilenebiliyor mevsimsel değişiklikler, ısı, nem farklılıkları, stres gibi dış etkilerin de sivilcelerin oluşmasına neden olabiliyor..

SİVİLCENİZİ SIKMAYIN;

Sivilce izleri tedavisi uzun ve emek gerektiren bir süreçtir. Tedaviye başlamadan önce hekimler hastaları bilgilendirip arkasından tedavi başlanmalıdır. Tedavide tercih edilecek yöntem bireye özgüdür. İz tedavisinde önemli olan izin oluşumuna neden olan sebebi tedavi etmektir. Sivilceli kişiler düzenli sivilce takiplerini yaptırmalı, sivilcelerini tedavisiz bırakmamalıdır. Asla sivilceler sıkılmamalıdır. Tedavi sonrasında izin derinliğine göre bazen sorun daha hafif şiddet de devam edebilmektedir. Kamuflaj özelliği gösteren kozmetik ürünler bu konuda yardımcı olmaktadır.

Son olarak kaçınılmaz olarak çıkan akneleri nasıl kapatmak gerek?

Akneleri kapatmak için kullanılan yağ bazlı sıradan ve steril olmayan makyaj ürünleri, foliküllerin tıkanarak yeni aknelerin çıkmasına sebep olabilir. Akneleri, hem akneyi tedavi eden hem de kapatan hatta içeriğinde güneş koruyuculu SPF formülü olan kremler ile hem kapatmak hem de tedavi etmek mümkündür.