OKYANUSU GEÇİP DEREDE BOĞULMAK

OKYANUSU GEÇİP DEREDE BOĞULMAK
TAKİP ET Google News ile Takip Et

ETSO Başkanı Asilhan Arslan, geçtiğimiz günlerde yapılan ve tam anlamıyla bir fiyasko olan 3. İnşaat ve Mobilya Fuarı’nı değerlendirmiş ve “Ekonominin dar boğazda olduğu bir dönemde hala sektörlerimiz, firmalarımız fuarları organize edip bir duruş sergiliyorsa bu şehir adına çok değerlidir” demiş.

Bu yıl üçüncüsünün düzenlendiği fuarı  “Elazığ’ımızın en güçlü iki sektörünün bu fuar görücüye çıkma fuarıydı” gibi bir cümle ile tarif eden Arslan’ın mantığına göre bizim kızımız evde kalmış demektir. 3 yıl boyunca görücüye çıktığı halde halen evlenemeyen kızımız elimizde kalmış demektir.

Arslan’ın “Öncelikle bu değerin farkına varalım. Şu andaki fuar alanı istediğimiz nitelikte organizasyon yapmamıza elverişli değil. Ama hayat devam ediyor, ticaret devam ediyor, elimizde olan imkânları en iyi şekilde değerlendirmemiz bizim için vazgeçilmezimdir. Bundan sonraki süreçte fuarımızın açılışında da beyan ettik. 2020 ve sonrasındaki yıllarda yapacağımız tüm faaliyetlerimizi kalıcı fuar alanımızda yapacağız. İstediğimiz niteliklerde gerek ziyaretçilerin gerek katılımcıların istedikleri alt yapılarla fuarlarını icra edebilecekleri mekânları onların istifadesine sunacağız” cümleleri hem bir itiraf hem mazeret hem de “önümüzdeki maçlara bakacağız” türünden teselli kokan ifadelerdir.

“Fuar alanı uygun değilse neden yapmasına onay verdiniz, neden firmaları bizzat aradınız, neden sonucunu bildiğiniz bir organizasyona girerek kurumunuzu yıprattınız” demezler mi adama?

Bizler Asilhan Arslan’dan çok daha güzel şeyler bekliyoruz. Ferasetiyle başarısız ve etkili olmayacağını tahmin ettiği ve içine oturmadığı bir faaliyete de kefil olunmasını istemeyiz. Dünkü manşet haberimizde de şehrin yeni ufku olan ve saygın bir değeri olan ETSO Başkanı Asilhan Arslan’dan neler beklediğimizi ve bu konuda kendisinin bunu başaracak bir vizyon ve donanıma sahip olduğunu ifade etmiştik. Ancak fuarı değerlendirme adına çok da gerekli görmediğimiz bu açıklamalarıyla, kendisinden beklenen umutları boşa çıkarma istidadı göstermekte olduğunu  üzülerek takip ettik.

Biz kendisine okyanusları vaad ettik kendisi derede boğulmayı tercih ettiler. Biraz dikkat, biraz rikkat, biraz özen ve biraz teenni Sayın Aslan.

Başından sonuna içinde olmadığınız ve tüm şehirden tepkiler yükselen bir etkinliği savunmanız çok isabetli olmadığı gibi yersiz de bir açıklama olmuştur. Keşke az biraz sukut edebilseydiniz. Hatta kefil olduğunuz ve sırf sizin hatırınıza fuara katılan firmaları ziyaret etseydiniz de bu cümleleri onlara bizzat ifade etseydiniz. Daha şık ve samimi olurdu bu davranışınız.

Sayın Arslan;

 Vakit, yeni fuar alanında yeni bakış açısı ve kendi fuar şirketinizle bu önemli etkinliği düzenlemek için komisyonları şimdiden oluşturma vakti.

Yoksa önümüzdeki günlerde iki kilogram zeytinyağı ve üç kilo salça almak için çoğu il dışından gelmiş firmalardan oluşan tarım fuarı ve stantları ziyaret edecek halk kalabalığına   ve aynı filmi bizlere de izleterek umutlarımızı boşa çıkarmayın lütfen…