Kılık Kıyafetimizle Değil Yapacağımız işlerle Anılmak İstiyoruz

Tamer ÖREN - Elazığ Diyanet-Sen Kadın Komisyonları Başkanı Meltem ATAŞ, kadınların sosyal hayatın her alanında aktif bir şekilde faaliyette bulunması gerektiğini söyleyerek  'Biz kadınlar olarak kılık kıyafetimizle değil, yapacağımız işlerle anılmak, değerlendirilmek istiyoruz' dedi.

Kılık Kıyafetimizle Değil Yapacağımız işlerle Anılmak İstiyoruz
TAKİP ET Google News ile Takip Et

8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Diyanet-Sen Kadın komisyonları üyeleri Kültür Park Mamuret’ül Aziz salonunda bir araya geldi.  Semazen gösterisi ve İHH çocuk kulübü üyelerinden oluşan bir grup çocuğun şiirleriyle renk kattığı programda konuşan Elazığ Diyanet-Sen Kadın Komisyonları Başkanı Meltem ATAŞ, kadınlar olarak sosyal hayatın her alanında aktif bir şekilde yer almak istediklerini belirtti.  ATAŞ, “Kadın komisyonları olarak bizler artık kılık kıyafetimizle değil yapacağımız işlerle değerlendirilmek istiyoruz. Kadın komisyonları olarak amacımız başta çalışma hayatı olmak üzere, sosyal siyasal ve ekonomik alanlarda da kadına yönelik olumlu uygulamaları hayata geçirmektir. Çünkü bir ülkenin gelişmişliği o ülkedeki kadının yeri ve konumu ile doğrudan bağlantılıdır” diye konuştu.

90’lı yıllardan Bosna Hersek’te, Doğu Türkistan’da, Irak ve Suriye başta olmak üzere beri binlerce sivilin katledilip kadınların tecavüze uğradığını hatırlatan ATAŞ “Rabia Meydanlarında keskin nişancıların hedefi olan Esma, zulme başkaldırının zalime meydan okuyuşun en büyük sembolüdür. Bu nedenle asıl konuşulması gereken şey toplumun vicdanını harekete geçiren öncü bir ruha sahip olmaktır.  Doğu Türkistan’da, Mısır’da yaşananlar inanan bir kadının neler yapabileceğinin en büyük göstergesidir.  Dünya’da ve ülkemizde genel anlamda baktığımızda kadınlarımızın cinsel istismara uğradığını, eğitim almasından yoksun bırakıldığını ekonomik anlamda erkeğe mahkum bırakıldığını görüyoruz. Kadın haklarının ötesinde insan haklarının ihlal edildiğini görüyoruz. Bu nedenle biz bu tür ihlallerin yaşanmadığı kimseyi ötekileştirmeden kamplaşma ve kutuplaşma olmaksızın herkesin ortak payda da buluşarak birlikte hareket edebileceği bir dünya yaratmak için çalışılması gerektiğini düşünüyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.