GENÇLERİN DÜNYASINA GİREMEDİK

26. Dönem Ak Parti Elazığ Milletvekili ve AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkan Yardımcısı Ömer Serdar, Hakimiyet Gazetesini ziyaret etti.

GENÇLERİN DÜNYASINA GİREMEDİK
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Nisa Yılmaz/ 26. Dönem Ak Parti Elazığ Milletvekili ve AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkan Yardımcısı Ömer Serdar, İstanbul seçimlerinin Ak Parti yönetimince birçok siyasi sonuç doğurduğunu söyleyerek, bundan sonraki süreçte atılacak adımlarla ilgili bilgiler verdi.

26. Dönem Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar,Hakimiyet Gazetesi’ni ziyaret etti.Hakimiyet Gazetesi İmtiyaz sahibi Ahmet Toprak’a gündemi değerlendiren Serdar,  önemli açıklamalarda bulundu.

İSTANBUL SEÇİMLERİ ÖNEMLİ

İstanbul seçimlerinin öncelikle çevre olarak önemli olduğunu çünkü İstanbul’un bir devlet büyüklüğünde nüfusa sahip olduğunu belirten  Serdar şunları ifade etti. “Türkiye önünde yapılan bir seçim oluyor. Özellikle itiraz süreçlerinin oluşması ve seçimin aşağı yukarı başa baş geçmesi de İstanbul seçimlerini önemli kılıyor. İstanbul seçimlerinde adaylar belirlendiği zaman Ak Parti’nin adayların da 5-6 puan önde olduğu bilinen bir durumdur. Bu ara kapandı ve seçim 13 bin 720 oy farkla Sayın İmamoğlu’nun seçimleri aldığı ve mazbatasının verildiği daha sonraki süreç de itiraz süreci. İtirazların ardından İstanbul seçimlerinin yenilenmesine karar verildi. Siyasi bireyler ve vatandaş tercihini kullanırken bir siyasi partilerin genel duruşuna göre tercihlerini belirler. Bu siyasi partilerin tamamıdır. İkincisi de aktörlere bakarak verirler. Kampanya süresince Ak Partinin kampanya sürecini çok iyi götürdüğünü söyleyemem.”dedi.

 

TEŞKİLATLARIN HATASI, İSTANBUL SEÇİMLERİNE YANSIDI

Gerek teşkilat organizasyonu itibariyle gerek İstanbul gerek ülke siyaseti olarak bir takım yanlışlarımız oldu diyen Serdar, ancak en önemli şey de Ak Parti adına hareket eden bir takım gazetecilerin ve sosyal medya aktörlerinin İmamoğlu’nun üzerine, Cumhuriyet Halk Partisi adayının üzerine orantısız bir şekilde yüklenmeleri, onu biraz büyütür duruma geldi. Yoksa Sayın İmamoğlu kendi özgür ağırlığıyla ön plana çıkmış bir aktör değil. Seçimden sonra İmamoğlu’nun kampanyasını yürüten kişiyle röportaj yapıldığında Başarının temelinde ne var?’ sorusu üzerine şunu söylemişti: ‘2002’de Ak Parti’nin yaptıklarını yaptık kampanya olarak’ dedi. Bu önemli bir cevap. Dolayısıyla bizim burada başlangıçtaki kampanya ve siyaset mantığından uzak yürüyüşümüz de seçmene ve doğrudan sandığa yansıdı. Ve aynı sorunu parti içerisinde aktörler üzerinde de düşünmeye başladık. Bundan sonra yeni süreçte biraz daha aktör endeksli düşünerek, bu şekilde yürütmeye çalışacağız.”diye konuştu.

 

BİNALİ YILDIRIM, “MEGA PROJELER” MANTIĞIYLA ADAY GÖSTERİLDİ

Serdar, Binali Yıldırım’ın İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına aday olarak nasıl karar verildiğine ilişkin şu açıklamayı yaptı: “Sayın Binali Yıldırım’ı İstanbul adayı olarak belirlememizin temelinde İstanbul’a verdiğimiz önem yatıyor. Sayın Binali Yıldırım, Başbakanlık ve Ulaştırma Bakanlığı ve meclis başkanlığı yaptı. İstanbul’a bakıldığında ulaşım hatlarından, yapılan mega projelerinin altında Binali Yıldırım’ın imzası var. Bunun da seçmene en azından bir yansıması olacağı düşünülerek hareket edildi. Mega Kent olarak İstanbul artık yeni bir şehircilik anlayışıyla yönetilmesi gerekir. Binali Yıldırım’ın vizyonun da buna uygun olacağı tezi ile hareket ettik.”dedi.

 

AK PARTİ GENÇ NESİLE ULAŞAMADI

Ömer Serdar,“Ak Parti olarak önemli bir sorunu da göremedik doğrusu. O da yeni nesle hitap edebilecek,  genç bir adayın gösterilememesi. Yaptığımız araştırmalarda da görüyoruz ki genç nesilden yeterli oyu alamıyoruz. Onlara sadece hizmet endeksli anlatılanların bir karşılığı olmuyor. Şunu kabul etmeliyiz ki bir genç nüfus var ülkemizde. Bu yeni nesil her şeyden, teknolojiden dünyadaki gelişmelerden haberdar. Ve biz bu genç nesile ulaşamadık, bu bizim sorunumuzdur. Yeni nesille birlikte, farklı etnik grupları ve ulaşamadığımız diğer birçok kesimle aramızdaki iletişim kopukluğu bizim sorunumuz oldu ve böyle bir sonuç ortaya çıktı. İletişim için de yeni bir çalışma yapmak gerekiyor. Belki bu da etkili olabilir. Bunlar seçim sonrası da yapılabilecek değerlendirmeler.”diye ifade etti.

 

HATALARIMIZI, PARTİ İÇERİSİNDE DEĞERLENDİRİYORUZ

26. Dönem Ak Parti Elazığ Milletvekili Ömer Serdar,“Sayın Binali Yıldırım ile mega kent mantığıyla gittik fakat aday ve seçmen arasında kopukluk gözlemledik. Bunun da olumsuz tesirleri de elbette oldu. Hatalarımız var, bu hataları Ak Parti içerisinde de değerlendiriyoruz. Parti aktörleri ve siyasi politikada, elbette yapılan bir takım eksiklikler ya da hata meydana geldi. 24 Haziran seçimlerinden sonra da bu konuda gerekli çalışmaları yapacağız. Her seçimde sürekli güçlenerek çıkmış ve Türkiye’ye birçok badire atlatması eksiklikleri meydana getirmiş olabilir.”

 

TOPLUMUN HER KESİMİNE EŞİT YAKLAŞILMALI

Serdar,“Güç zehirlenmesi, teşkilatları, milletvekillerini, belediye başkanlarını, siyasi parti il temsilcilerini vatandaştan uzaklaştırmış olabilir. Bunun masaya yatırılması lazım. Bunun yanında Ak Parti’nin kuşatıcı kimliğinin arka planda kaldığını özellikle güvenlik endeksli yürüyen süreçten biraz daha özgürlüklerin sınırlandırıldığı bir süreç seçmenin gözünden kaçmadı. Adalet reformunu ve özgürlük alanlarını bunun için yapıyoruz. Yargıya olan güvenin tesisi için de Ak Parti’nin kuşatıcı kimliğinin biraz da olumsuz yansıdığını düşünüyorum. Tüm bunlar seçimden sonra masaya yatırılması gereken şeyler. Teşkilatından, milletvekillerinin ve belediye başkanlarının uygulamalarından ve siyasette eksik bıraktığımız alandan siyaseti, devleti, başından beri hep bireylerin toplamı olarak düşünürüz. Aristo da hep milleti bu şekilde tanımlar. Sonuçta iktidara bir siyasi partinin adayı olarak gelirsiniz. Ama devleti yönetmeden herkes paydaştır. Bu nedenle 82 milyona eşit uzaklıkta yaklaşılmalı. Bunu en kısa sürede hayata geçirmemiz gerekir.”dedi.

SİYASİ SONUÇLAR TEK BİR NEDENLE DEĞİL, TÜMÜYLE ELE ALMAK GEREKİYOR

Serdar, Ak Parti Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ’ın Ramazan Bayramı ziyaretleri sırasında yaptığı; “Kibir ve gurur yüzünden partimize kaybettirdik” açıklamasına ilişkin şunları söyledi: “Siyasi sonuçlar değerlendirilirken, siyasetin sonuçlarını tek bir parametreyle değerlendirilmeyeceğini düşünüyorum. Aktörlerden, siyasetten ve ekonomiyi ve devleti yönetme biçiminden kaynaklı sorunları söyledim. Bunların bütünü, sonuçta bir güç kaybı meydana getiriyor. Hepsini teker teker masaya yatırmak lazım. Hangisi daha etkindir ayrıştırmak mümkün değil belki hemen ama bu sorunlar var. Ve bu sonuçlar da tek bir parametreyle izah edilecek sonuçlar değil.”dedi.