EVİNİ SOKAK HAYVANLARINA AÇTI

Canpolat, Hakimiyet Gazetesi’ne önemli açıklamalarda bulundu. İşte o açıklamanın detayları…

HAYVANLARI GERÇEKTEN ÇOK SEVİYORUM

Hayvan sevgisi çocukluğumdan beri sahip olduğum bir duygu. Hayvanları gerçekten çok seviyorum. Küçükken, hiç düşünmeden, sokakta bulduğum her kediyi eve getirirdim annem de istemezdi. İlk etapta ailem bu duruma karşı çıktı ama  şu anda ailemden  destek alıyorum ve sosyal medyada açmış olduğum Elazığ Patiler hesabı sayesinde yardımlar da geliyor. Tüm hayvanseverlere buradan teşekkür ediyorum.

EVİMİ  HASTA, YARDIMA MUHTAÇ SOKAK HAYVANLARINA DA AÇTIM

Bütün hayvanlara karşı bir düşkünlüğüm var ama özellikle kedileri çok seviyorum. Bu yüzden minik evimi  kedilerle paylaşıyorum. Hepsi  sokak kedileri! Sokakta bulduğum kedileri sahiplenmeyi, bir canlıyı kurtarmayı seviyorum. Sonuçta hepsi kedi, ırkı, cinsi ne fark eder ki? Evimi  hasta, yardıma muhtaç sokak hayvanlarına da açtım. 15 tane anne kedi olmak üzere 15 tanede yavru kedimiz var. Her türlü bakımlarını yapıyorum. Elazığ Belediyesi Hayvan Hastanesi’nde kedilerimin kısırlaştırma, aşılama ve her türlü bakımlarını yapıyorum. Ayrıca kısırlaştırma hastanede ücretsiz olarak yapılmakta. Hastanedeki görevli veteriner hekimler oldukça ilgili hayvanların her türlü bakımını yaptırabiliyorum.

Kedilerin beslenmesinden temizliğine ve sağlık sorunlarına kadar her ayrıntı ile yakından ilgileniyorum. Sokaktaki hayvanların bakımını da gönüllü olarak yapıyorum. Sosyal medya sayesinde onları sahiplendiriyorum ve sahiplendirdiğim kişilerle irtibatı kesmiyorum.

HEPSİNİN KEYFİ YERİNDE

Evde arkadaşlarıyla birlikte yaşadığını söyleyen Canpolat; "Ben evimi barınağa çevirdim. Ev içinde her şey dökülüyor, kırılıyor fakat onlar da, biz de mutluyuz. Sürekli bir oyun hali var, dolayısıyla hepsinin keyfi yerinde.  Hastalıkları, yatıştırmayı ve ilaçları kullanmayı öğrendim. Biraz da sevgiyle yaklaşıyoruz. Oturduğumuz muhit hayvansever bana yardım ediyorlar. Burada her şey temiz, hayvanlar çok iyi durumda. Ben hayvanlara seve seve bakıyorum ve sahiplendirmeye çalışıyorum. Onlara bakmak her şeye değer. Bu dünyanın en güzel duygusu. Yorgunluktan yatağa sürünerek gidiyorum, ama en kaliteli yerlere gitsem bile bu kadar keyif alamam" dedi.

Son olarak; Aynı dili konuşmadığın, iletişim kurduğun tek dilin sevgi olduğu canlılara kalbinizi açın. Barınaklara gidin. Nedense insanlar ırk seçimine gidiyor ve ben o insanlara da diyorum ki; ırk arıyorsanız da barınağa gidin, ormana gidin! İnanın, barınaklarda, ormanlarda terk edilmiş bir sürü ırk var. Hem de hepsi çok özel. Bilmem kaç lira para verip alınan ırklar bile barınaklarda var. Ki her şeyden güzeli barınaktan sahiplendiğiniz bir köpeğin ya da kedinin size nasıl sarıldığına inanamayacak olmanız.