ELAZIĞ, BÖLGEYE YÖN VERECEK

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç, Hakimiyet Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, ''Yeni bir dönem, yeni bir hükümet sistemi. Seçim sürecinin bu hükümetin zafiyete uğramadan herhangi bir kesintiye ve anormal bir tabloyla karşılaşmadan sürmesini istiyoruz. Bu noktada duyarlı olmaya çalışıyoruz'' dedi.

ELAZIĞ, BÖLGEYE YÖN VERECEK
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Nisa Yılmaz/Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç, Elazığ Hakimiyet Gazetesi’ni ziyaret ederek, açıklamalarda bulundu.

Bakan Yardımcısı Tunç gerçekleştirdiği ziyarette yaptığı açıklamada, “24 Haziran’dan sonra yeni kurulan hükümet sistemi içerisinde görev alan kişilerden biriyim. Birleşen bakanlıklar içinde bizim de bakanlığımız yer alıyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile birleşti. Ülkemize daha iyi ve daha verimli olmak için çalışacağız. Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile bürokrasinin daha azaldığı ve hizmetlerin daha hızlı gerçekleştiği bir döneme girdik. Problemsiz sürmesi noktasında vatandaşlarımızın duyarlı olmasını istiyoruz.’’dedi.

"VATANDAŞIMIZIN BU KONUDA DUYARLI OLMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ"

Hadi Tunç, "Yeni bir dönem, yeni bir hükümet sistemi. Ve seçim sürecinin bu hükümetin zafiyete uğramadan herhangi bir kesintiye ve anormal bir tabloyla karşılaşmadan sürmesini istiyoruz. Bu noktada duyarlı olmaya çalışıyoruz. Vatandaşımızın da bu konuda duyarlı olması gerektiğini düşünüyoruz. Yeni dönemin meyvelerini toplayacağımız ileriki dönemlerde, problemsiz bir şekilde sürdürülmesi konusunda ciddi bir desteğin verilmesini istiyoruz. Tarımda sürdürülebilirlik var, bu nedenle hem istikrarın hem de sürdürülebilirliğin devamı için bu seçim önemli. Her ne kadar mahalli idareler seçimi olsa da ülkenin gidişatını etkileyecek bir seçimdir. Bu dönemde bize halkımız destek vermeye devam ederse, ülkemize daha iyi hizmet vereceği inancındayız. Kararlı bir şekilde bunu söylüyoruz. Vatandaşımızın, Cumhurbaşkanımızın duruşuna destek vererek, milli iradenin arkasında duracağını ümit ediyoruz.” diye ifade etti.

“SULAMA, HAYVANCILIK, ORMANCILIK VE TARIMDA, ELAZIĞ’IN YÜKSEK POTANSİYELİNİ ORTAYA ÇIKARACAĞIZ”

Tunç, “Elazığ’a gelme nedenlerim arasında yer alan “Yürüyen Projeler”. Elazığ’da sulama, tarım, ormanla alakalı birçok projelerin hangi aşamada olduğunu ve nasıl yürüdüğünü görmek için Elazığ’a geldik. Seçimden sonraki dönemde de Elazığ’a neler yapabileceğimize dair konuları tartışmak üzere gelmiştim. Su, tarım, hayvancılık, arıcılık, balıkçılık ve orman sektörü üzerine bir toplantı yaptık. Sektörün talep ve isteklerini alarak, sıkıntılarını öğrendik. Bu sorunları nasıl aşacağımıza ve Elazığ’a kaynakların nasıl aktarılmasını sağlayacağız ve yatırımları Elazığ’a nasıl göndereceğimiz konusunda çalışıyoruz. Elazığımız inşallah önümüzdeki dönemde var olan yüksek potansiyelini daha iyi kullanabilecek. Elazığ’da su var ama toprakla buluşmamış. Su aşağıda, toprak yukarıda kalmış. Dolayısıyla bu suyu da bir şekilde toprakla buluşturma suretiyle Karakoçan’dan itibaren Sarıcan Barajı, Beyhan Barajı, Kuzova sulaması ve toplulaştırma faaliyetleri, tarla içi gelişim hizmetleri ve destek sistemlerimizi de bir bütün olarak ele alırsanız topyekûn Elazığ’da bir kalkınma hamlesi oluşacak. Bunu sağlamak üzerine de sektörümüzde işbirliği yapacağız. Elazığ’daki bürokratlarımız ve iş adamlarımızla kalkınmacı bir hamlenin oluşmasını sağlamak üzere buradayız. İleride Elâzığ’da ciddi bir kalkınma ve refahın oluşacağının müjdesini de vermek istiyorum.” dedi.

“YETKİLENDİRİLMİŞ HAVZA MODELİYLE 300 MİLYARLIK HASILAT SAĞLAYACAĞIZ”

Tarımda sürdürülebilirlik esastır diye Hadi Tunç, "Sürdürülebilirlik kısmına çok önem veriyoruz. Tarımı, ormanı ve suyu beraber yönetecek bir hazırlığımız var. Havza bazlı bir yönetim sistemine geçiyoruz. Havza bazlı bir yönetim modeline geçeceğiz. Ve bu havzada bulunan ormancılık, su ve tarım alanları, seralar, kırsal kalkınma faaliyetleri, doğal zenginlikleri aslında üretimden ihracata kadar olan bütün süreci birlikte yöneteceğiz. Ankara’daki bazı yetkileri, havza teşkilatımıza devredeceğiz. Bir havzaya uygun kalkınma planı modeli olacak ve bütçeleyecek. Ve bütçeyi bakanlıktan talep edecek. Bizler de havzamızın talep ettiği bütçeyi aktaracağız. Faaliyetleri etki analizleri birlikte izleyeceğiz. Ne kadar harcama yapıldı ve ne karşılık alındı? Sorularının cevabını alacağız. Tarım Bakanlığı bundan sonraki dönemde hesap soran bir bakanlık olacak. Yetki verecek, kaynak verecek ama hesabını da soracak. Bu alanda kalkınmayı çok yüksek seviyelere çıkaracağız. 200 milyara yakın tarımsal hasılatımız var, bu model ile 300 milyarlık bir tarımsal hasıla elde edeceğimize inanıyorum.’’ şeklinde konuştu.

“ARAZİ ALT YAPISI YENİDEN DÜZENLENECEK”

Hadi Tunç, "Yetkilendirilmiş Havza Modeli ile orman, su ve tarım alanlarının hepsinin beraber kullanıldığı, mera olarak kullanılamayan alanlar ağaçlandırılıp, otlatılması gerek alanlar da otlatılacak. Orman vasfını kaybetmiş alanları da hayvancılık ve otlatmaya açacak şekilde yöneteceğiz. Tarım arazilerinde toplulaştırmayı sağlayacağız. Kovancılar, Karakoçan ve Uluova’da toplulaştırma çalışmalarımız devam ediyor. Bunların ötesinde başka alanlarda da toplulaştırma ile ölçeği büyüteceğiz. Mülkiyetin de toplulaştırılmasını sağlayacak bir sisteme geçeceğiz. Tüm hisselerin toplanarak tek bir hisse haline geldiği bir sisteme geçiyoruz. Arazi alt yapımızı düzelteceğiz. Onun üzerine de her bir tarım parselini, nakış işler gibi kullanacağız. Her bir parselin üretimsiz kalmasına izin vermeyeceğiz. Bakanlıktan aktarılacak kaynaklarla her bir tarım parselinin en iyi şekilde değerlendirildiğinin de hesabını soracağız. İnşallah bu sistemde de üretim artışı sağlayacak. Ve refah daha çok yayılacak” dedi.

“ELAZIĞ, BÖLGE HAVZAYI YÖNETECEK”

Bakan Yardımcısı Tunç, "Bölge,bölge kurulacak havza işletmeleri genel havza merkezinden yürütülecek. Doğuyu da Elazığ’dan yönetmiş olacağız. Elazığ merkezli havza bu alanlardaki suyu, toprağı, hayvanı, bitkiyi, her şeyi yönetecek" diye ifade etti.

“KIRSAL ALANLAR TEKRAR CANLANACAK”

Hadi Tunç, “Bir de köylere dokunacağız. Köyleri yaşanabilir hale getirmek için çalışmalar yapacağız. Kırsal alanın yaşanabilir bir hale gelmesini tekrardan sağlayacağız. Şuan hayvancılık projelerini destekliyoruz. Fakat vatandaş elverişsiz bir ortamda hayatını sürdürüyor. Bizim aslında vatandaşa dokunmamız lazım. Bu anlamda kırsal alanın planlanacağı bir döneme giriyoruz. Yine havza teşkilatlarımızı görevlendireceği bunun için. Bir köyü mimari yapısı, sosyal alanları, kültürel alanları ve çocuk oyun alanları olmak üzere Avrupa’da olduğu gibi köylerimizi de yaşanabilir alanlara dönüştürmek için çalışmamız olacak.” dedi.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM ALANLARI VE ORGANİK ÜRÜN TÜKETİM DÖNEMİNE GEÇİYORUZ”

Organik ürünlere yönelen bir anlayışın gelişeceğini ifade eden Tunç, “Ayrıca sürdürülebilir tarım arazilerimizin belki milyonlarca yıl daha kıyamete kadar verim verecek halde tutulması için tedbirleri şimdiden almamız gerekiyor. Kimyasal girdilerin daha da azaldığı, kimyasal ürün kullanımın azaltılarak, organik ürünlere yönelen bir anlayışın geliştiği dönemi yaşayacağız.” dedi.

“ORMANLIK ALANLARIN KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

Hadi Tunç, “Ormanların önce hastalık, yangın ve insan tahribatına karşı korunması gerekiyor. Bu üç tehlike için de tedbirlerimizi alıyoruz. Özellikle yangınlarla alakalı tedbirlerimiz var. Yangın müdahalesinde dünyanın en başarılı ülkelerinden biri Türkiye. Son yıllarda Amerika ve Yunanistan’da ciddi hasar veren orman yangınları meydana gelirken, ülkemizde bu tarz incitici yangınlar çıkmıyor. Bu anlamda oldukça iyiyiz. Orman hastalıkları ile mücadelede de gerekli çabayı gösteriyoruz. Mücadele programlarını yürütüyoruz. Bir diğer etken ise vatandaşın ormana karşı oluşturacağı tahribata karşı önlem alıyoruz. Bundan sonraki alanların, mera vasfını kaybetmiş alanların ağaçlandırılması, yeşillendirme faaliyetleri ile alakalı politikalarımız devam ediyor. Mera vasfını kaybetmiş alanların ağaçlandırılmasını kısa sürede sağlayabiliriz. Diğer orman alanlarının da mesire alanlarının ve halkın yararlanacağı alanların tahsisini de vatandaşa yapacağız. Bir de orman vasfını kaybetmiş alanlarda meyve ağaçlarının dikimi ve korunmasını sağlayacak tedbirler alıyoruz. Ceviz, badem gibi ağaçları desteklemek suretiyle bu alanlarda gelir getirici ağaçların dikilip, ormanların oluşturulmasını hayata geçirecek bu refahı, topluma kazandıracağız.” diye konuştu.

“MURAT HAVZASI REHABİLİTE PROJESİNİ BÜYÜTECEĞİZ”

Tunç, “Murat Havzası Rehabilitasyon projesi hala devam ediyor. Bu sosyal, iktisadi ve erozyonu önleyici bir proje. Gökdere Havzası da bu proje dahilinde ele alınıyor. Gökdere Havzasında, Murat Havzası Rehabilitasyon projesi çerçevesinde ağaçlandırma yapılmasıyla, konutların ve barınakların rehabilitasyonu, genel-geçici faaliyetlerin bir şekilde hayata geçirilmesi, dikilecek olan fidanların dikim aşamasındaki iş gücünün oradan sağlanması. Bu binaların bakımının sağlanmasına yönelik proje çalışması devam ediyor. Bu projeyi büyüterek devam edeceğiz.” dedi.