DASK en az trafik sigortası kadar zorunlu

Tamer ÖREN - Şeref Sigorta ve Aracılık Hizmetlerinden Şerafettin YILDIRIM, zorunlu deprem sigortasının en az trafik sigortası kadar önemli  ve zorunlu olduğunu belirterek ' Vatandaşlarımız DASK'ı ekonomilerine bir yük olarak görebilirler. Son 25 yılda 3 büyük deprem felaketi yaşamış bir ülkede yaşayan bireyler olarak aslında yapılan düzenlemenin vatandaşın  yararına olacağını herkesin bilmesi gerekir' dedi.

 DASK en az trafik sigortası kadar zorunlu
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Zorunlu Deprem sigortasında 65. Hükümet yeni düzenlemeye giderek DASK sigortası yaptırmanın yüzde yüz olması için amaçlarken sigortacılar, yapılan düzenlemenin vatandaşın yararına olacağı konusunda görüş bildirdi. Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) ilk kurulduğu zamandan beri zorunlu olduğunu söyleyen Şerafettin YILDIRIM  “Yani trafik sigortası nasıl zorunlu ise DASK’ta o kadar zorunlu sadece trafiğin yaptırma ve denetleme ihtimali daha yüksek.  Zorunlu deprem sigortası önceden ya elektrik abonesi çıkarılırken ya da tapu devrinde zorunlu olarak yaptırılıyordu. Yeni yapılacak düzenlemeyle bunun yaygınlaştırılması öngörülüyor.  Bunun içinde  önlerinde bir  iki şık var  onlar hükümetimizin tarafından değerlendiriliyor” diye ifade etti.

DASK sigortası değerlendirilirken 3 temel kriter olduğunu hatırlatan YILDIRIM “ Birincisi  binanın yapım yılı, metrekaresi ve binanın çeşidi bu kriterler poliçenin fiyatını etkiliyor. Doğal olarak geçmiş yıllarda yapılmış bir binanın deprem riski ile yeni yapılmış bir binanın arasında fark var. Geçmişte yapılmış  bina ya da dairenin fiyat farkı biraz daha fazla oluyor” kaydetti.

 

DASK’ın yaygınlaşması vatandaşın lehine olacak  

DASK’ın yapılması ve yaygınlaşmasının vatandaşın lehine bir uygulama olacağını söyleyen YILDIRIM “ Her vatandaşımız zorunlu olup olmasına bakmadan DASK’ı yaptırmalı. Çünkü; bizim ülkemiz deprem ülkesi çok önemli büyük fay hatları ülkemizden geçtiğini hepimiz biliyoruz. Bunu anlayabilmek için  şahıs olarak deprem yaşamamıza gerek yok. Yakın tarihte Van depremi,  Gölcük depremi, yine 90 yılların başında Erzincan depremlerinin ülkemiz  ve insanlarımız üzerinde nasıl yıkıcı bir etki bıraktığını biliyoruz” diye belirtti.

Vatandaş Prim az ödesin diye dairesini ederinden az gösteriyor

Zorunlu deprem sigortasını öneminin ülkemizde hala iyice yaygınlaşmadığını vurgulayan Şerafettin YILDIRIM “ Vatandaşlarımızın yapmış olduğu birçok sigorta formalite sigortadan öteye gitmiyor. Neden diye sorulacak olursa, örneğin; bir resmi dairede işlem yapacak DASK istendiği zaman vatandaşımız daha az sigorta primi ödesin diye  evinin metrekaresini eksik gösteriyor ya da binasının ya da dairesinin fiyatını piyasanın çok altında gösteriyor. Vatandaşımız günü kurtardığını sanıyor ama; herhangi bir doğal afette evinin değerinin çok altında kendisine ödeme yapacaklarının ya da yanlış ve eksik beyanda bulunduğundan dolayı belki de zararı hiç karşılanmayacağının farkında değil” diye konuştu.

Geçmişte trafik sigortasını da vatandaş yük olarak görüyordu

Bazı vatandaşların DASK’ı kendilerine ekonomik olarak yük görmesinin yanlış olduğunu ifade eden YILDIRIM “ Bazı vatandaşlarımız  “ bu nereden çıktı, deprem sigortası nedir, niye zorunlu ”diye bir şeyler düşünebilir ama;  geçmişte de  trafik sigortası  için aynısı söyleniyordu. Vatandaşlar yaşadıkları trafik kazalarında bunun ne kadar önemli olduğunu anladı” dedi.

Trafik’te  Yüzde 80, DASK’ta sigorta oranı yüzde 46

Türkiye’de her 100 araçtan 80’ninin trafik sigortası olduğunu dile getiren YILDIRIM  “ DASK’ta ise bu oran Türkiye genelinde yüzde 46 civarında. Bu oranların  yüzde yüz olması gerekiyor. Yine Elazığ’da vatandaşlarımız DASK’ı  pek önemsemiyorlar.  Batı’daki illere göre ilimizde çok daha az seviyede. Doğal afetin ne zaman nerede başına geleceğini kimse bilemez. O yüzden vatandaşlarımızın bu konuda daha da bilinçlendirilmeli çünkü; sigorta ile insanlar mallarını güvence altına almış oluyorlar” diye aktardı. 

DASK yaptırmayana Elektrik Verilmeyecek

Öte yandan geçtiğimiz hafta DASK’ın düzenli ve süreklilik arz edecek şekilde hazine olarak çalışma başlattıklarını açıklayan Başbakan Yardımcısı Mehmet ŞİMŞEK  “2000-2017 döneminde düzenli ve sürekli zorunlu deprem sigortası yaptıranların oranı yüzde 2 düzeyinde. Bu oran çok düşük. Hazine olarak çalışma başlatıyoruz. Bu kapsamda zorunlu deprem sigortalılık oranını yüzde 100’e çıkarmak hedefiyle düzenli abonelikleri olan tüm ev ve binalara sigorta yaptırma çağrısında bulunacağız. Mevcut poliçesini yenilemeyenleri de uyaracağız. Yaptığımız uyarıya cevap vermeyenler, otomatik sigortalanacak ve prim tahsilatının yapılması için mekanizma tesis edilecek” demişti.

Geçmişte elektrik aboneliği alından sonra DASK’ın  iptal ettirildiği yada yıl sonu itibariyle yenilenmemesi nedeniyle yeni uygulama ile birlikte  elektrik dağıtım şirketleri  zorunlu deprem sigortasının takipçisi olacak. Konuta elektrik bağlanırken yaptırılan deprem sigortasının bir yıl sonra yenilemesi geldiğinde, önce 3 ay boyunca tüketiciye yenileme yapması hatırlatılacak, yine de sigorta yapılmazsa, poliçeler otomatik olarak yenilenecek. Sigorta primi  elektrik faturasına yüklenecek ve tüketici, aylık taksitler halinde zorunlu deprem sigortası primini elektrik faturası ile birlikte ödeyecek.