ÇANTA POLEMİĞİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Fransız mallarına boykot çağrısının ardından, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Emine Hanım'ın bir çantası var. Onu da saray bahçesinde yaksın" açıklamasıyla başlayan "çanta" tartışmasına yönelik olarak, "Özellikle sosyal medyada Emine Erdoğan'ın kullandığı aksesuarlar gündem oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu “siyasette muhatabın benim, bana söyle ne söyleyeceksen” diyerek eleştirdi ama Kılıçdaroğlu bu konuda geri adım atmadığı gibi çanta merkezli eleştirilerinin dozunu artırarak sürdürdü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu polemiği devam ettirme gibi bir niyeti yok ama görülen o ki ve verilen tepkiler de gösteriyor ki Ak Parti cenahı bu tartışmaya epey kızmış.

Cumhurbaşkanının eşinin kullandığı çanta üzerinden iç siyaset yapmak elbette çok doğru değil. İnsanların yaşam tarzı ve alışveriş kültürü üzerinden hedef tahtasına konulması da doğru değil. Ve çok iyi biliyoruz ki Emine Erdoğan’ın kullandığı çantanın bedeli, Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi 50 bin dolar da değil. Ve hatta Fransız malı bile değil.

Hürriyet gazetesi yazarı Hande Fırat, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın çantalara büyük para vermediğini şu cümlelerle ortaya koymuş. "Orijinal marka çanta kullanmamaya özen gösteriyor. Yani iddia edildiği gibi büyük rakamlara çanta alınmıyor. Daha çok yerli malını tercih ediyor. Orijinalin yerine çakma yani imitasyonlarını alıyor. Tercihi daha çok geri dönüşüme imkân veren maddelerden çanta ve aksesuarlar."

Hande Fırat’ın bu açıklaması da gösteriyor ki mesele Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi değil.

Çanta polemiği aslında yeni bir tartışma yarattı ki o da Ak Partilileri hem  rahatsız hem de açık  etti. Kılıçdaroğlu’nun çanta polemiği çoğu Ak Partililerin düştüğü açmazı ortaya koydu. Bu gerçek yine bugünlerde üzerinde epey fırtınalar kopartılan Uğur Işılak’ın “öz eleştiri” şarkısında da ortaya çıktı.

Vakıa şudur ki, bir makama, bir göreve ya da unvana sahip olan ve çoğunluğu Ak Partili olan insanların yaşam tarzlarında gözle görülür bir değişim  ve israf ortaya çıktı.

Dünün gariban ve yoksul insan ve bürokratları, bugün çok şaşaalı bir hayat yaşıyorlar ve bu yaşam tarzıyla toplumun önüne çıkıyorlar.

İşte bu görüntü başta Ak Partili tabanda büyük rahatsızlık oluşturuyor. İnsanların lükse düşkün bir hayatı benimsemeleri ve bununla statü kazanma gayretleri geçmişte Abuzer hikâyeleri ile yetişen, bir hurma ile iftar açan peygamber hayatını örnek gösteren kitapları okuyan kesimlerde şık, etik ve her şeyden önemlisi de İslami durmuyor.

Çanta polemiği, her ne kadar Kılıçdaroğlu tarafından gündeme getirilse de aslında Ak Partililerin içinden geçirip de söyleyemedikleri gerçekleri ifade etmesi açısından başka partililerden çok Ak Parti’de yankı buldu.

Umarız bu yankı, CHP’ye laf yetiştirmekle kalmaz, herkes önce bir aynaya bakar da kendine ve özüne döner.